"Aşağı yukarı" deyiminin anlamı nedir?
- Yaklaşık olarak, hemen hemen, tam değil de tama yakın.
- "Aşağı yukarı on kilo gelir bu yük."
- Yaklaşık olarak, hemen hemen, tama yakın.
Aşağı yukarı deyimine benzer deyimler
"Az daha" deyimi ve açıklaması
- "Az kalsın."
- Neredeyse, hemen hemen, az kalsın.
[
Az daha]
"Az kalsın" deyimi ve açıklaması
- Az sonra, hemen hemen, olmak üzereydi ki (olacaktı, ama olmadı).
- "Nerede ise".
- Neredeyse, az daha
[
Az kalsın]
"Beş aşağı beş yukarı" deyimi ve açıklaması
- Çok az fark olarak, kararlaştırılmak istenen sayıdan, ölçüden bir miktar az veya çok olarak.
- "Beş aşağı beş yukarı bir kg. çeker bu tavuk."
[
Beş aşağı beş yukarı]
"Bire bir gelmek" deyimi ve açıklaması
- Etkisini hemen ve kesin olarak göstermek.
- "Verdiğin ilaç diş ağrıma bire bir geldi."
[
Bire bir gelmek]
"Bir sözünü iki etmemek" deyimi ve açıklaması
- Birinin her istediğini hemen yerine getirmek.
- "Ah benim tatlı çocuğum, bir sözümü iki etmez, hemen yapıverir."
[
Bir sözünü iki etmemek]
"Dal budak salmak" deyimi ve açıklaması
- Karmaşık biçimde yayılıp genişlemek.
- Soy ya da dostluk yönünden genişleyip yayılmak.
- "Bu mesele daha fazla dal budak salmadan hemen halledilmeli."
[
Dal budak salmak]
"Deveye hendek atlatmak" deyimi ve açıklaması
- Birisine yapılması çok zor, hemen hemen yapamayacağı bir işi yaptırmaya çalışmak.
- "Senin yaptığın deveye hendek atlatmak, bırak şu garibin yakasını."
[
Deveye hendek atlatmak]
"İzi silinmek" deyimi ve açıklaması
- Yok olmak, ortadan kaybolmak.
- "Çiçek hastalığının bu kasabada izi silindi hemen hemen, çünkü çocuklar aşılanıyorlar."
[
İzi silinmek]
"Şöyle böyle" deyimi ve açıklaması
- Ne iyi ne kötü, orta derecede.
- Hemen hemen, aşağı yukarı, yaklaşık olarak.
- "Şöyle böyle üç yıl oldu onunla görüşemedik."
[
Şöyle böyle]
"Uyku gözünden akmak" deyimi ve açıklaması
- Çok uykusu gelmek, göz kapakları kapanmak.
- "İki gündür yoldaydık, hemen hemen hiç uyumamıştık, uyku gözlerimizden akıyordu."
[
Uyku gözünden akmak]
"Üç aşağı beş yukarı" deyimi ve açıklaması
- Az bir farkla, az fazla ya da az eksik olmak üzere, yaklaşık olarak.
- "Üç aşağı beş yukarı anlaşırız, merak etme."
[
Üç aşağı beş yukarı]
"Vakit kazanmak" deyimi ve açıklaması
- Karşı tarafı oyalayarak zamanı uzatmak.
- Bir şeye ayrılan ya da harcanan zamanı uzatmak.
- "Sen onu meşgul et ki hemen yola çıkmasın, bu sayede biz de biraz vakit kazanmış oluruz."
[
Vakit kazanmak]