"Ayağı uğurlu" deyiminin anlamı nedir?
- Geldiği yere iyilikler getirdiğine inanılan kişi.
Ayağı uğurlu deyimine benzer deyimler
"Ağzını havaya (poyraza) açmak" deyimi ve açıklaması
- Elindeki fırsatı kaçırdıktan sonra boş yere bir şeyler elde etmeyi ummak.
- Umduğunu elde edememek, fırsatı kaçırdıktan sonra boş yere beklemek.
- "Evi o zaman alacaktın, artık geçti, bundan sonra ağzını havaya aç."
[
Ağzını havaya (poyraza) açmak]
"Askıya çıkarmak" deyimi ve açıklaması
- Nikah kıyılmadan önce, evlenecek kimselerin durumunu (ya da başka bir konuyu) yazılı olarak, herkesin görebileceği yere asmak.
- Evlenecek kimselerin nikâhtan önceki durumlarını gösterir belgelerin, belirli bir süre için ilgili dairede görünür bir yere asılması, ilân edilmesi.
[
Askıya çıkarmak]
"Ayağını kesmek (Bir yerden)" deyimi ve açıklaması
- Bir yere gitmez, uğramaz olmak.
- Birini bir yere artık uğramaz duruma getirmek.
- "Öyle korkutun ki o adamın ayağı kesilsin bu meyhaneden?"
[
Ayağını kesmek (Bir yerden)]
"Beşlik simit gibi kurulmak" deyimi ve açıklaması
- Değerli kişi durumu takınarak bir yere yayılıp oturmak.
[
Beşlik simit gibi kurulmak]
"Dağdan gelip bağdakini kovmak" deyimi ve açıklaması
- Daha sonradan geldiği bir yere ya da karıştığı bir işte eskiden beri bulunan bir kişinin yerini almaya çalışmak.
- "Şu densize bak hele, dağdan gelip bağdakini kovuyor!
[
Dağdan gelip bağdakini kovmak]
"Fiskos etmek" deyimi ve açıklaması
- Birilerinin bulunduğu bir yerde birkaç kişi gizlice ve alçak sesle konuşmak.
- "Utanmıyor musunuz bu kadar kişi içinde fiskos etmeye?"
[
Fiskos etmek]
"Geri çevirmek" deyimi ve açıklaması
- İade etmek, geldiği yere göndermek, kabul etmemek.
- "Ona aldığım hediyeyi rüşvettir diye geri çevirdi."
[
Geri çevirmek]
"Kapağı atmak" deyimi ve açıklaması
- Sıkıntılı bir yerden kurtulup rahat edeceği bir yere kavuşmak; uygun bir yere yerleşmek, işe girmek.
- "Evimize kapağı attık mı tamam, gel keyfim gel o zaman."
[
Kapağı atmak]
"Kara çalmak" deyimi ve açıklaması
- Birine iftira etmek, leke sürmek, haksız yere suçlamak.
- "Kadıncağıza yok yere kara çaldılar."
[
Kara çalmak]
"Ötesi çıkmaz sokak" deyimi ve açıklaması
- "Takip edilen yol yanlıştır, bu yolla bir yere gidilemez, sonuç alınamaz, bir yere kadar gidilir ama daha fazla gidilemez" anlamında kullanılır.
[
Ötesi çıkmaz sokak]
"Sırtını dayamak" deyimi ve açıklaması
- Güçlü bir yere veya birine güvenmek.
- Bir yere dayanmak ya da yaslanmak.
- "Sırtını babasına dayamış atıp tutuyor, her dilediğini yapıyor."
[
Sırtını dayamak]
"Sırtını yere getirmek" deyimi ve açıklaması
- Üstün gelmek.
- Güreşte rakibi sırt üstü yere yatırarak yenmek.
- "Onun sırtını kimse kolay kolay yere getiremez."
[
Sırtını yere getirmek]