"Ayağının türabı olmak (Bir ötekinin)" deyiminin anlamı nedir?
- Biri ötekine köle gibi hizmet eder, her emrini yerine getirir durumda olmak.
Ayağının türabı olmak (Bir ötekinin) deyimine benzer deyimler
"Arada dağlar kadar fark olmak" deyimi ve açıklaması
- Aralarında her bakımdan çok büyük ayrımlar olmak, benzer yönleri pek az olmak.
[
Arada dağlar kadar fark olmak]
"Aslı faslı olmamak" deyimi ve açıklaması
- Uydurma olmak, yalan olmak, gerçek olmamak, doğru olmamak, asılsız olmak.
[
Aslı faslı olmamak]
"Avcunun içinde tutmak" deyimi ve açıklaması
- Ona her istediğini yaptırabilecek bir durumda olmak.
[
Avcunun içinde tutmak]
"Ayrısı gayrısı olmamak (ayrı gayrı bilmemek)" deyimi ve açıklaması
- Birbirinin yakın dostu, ya da hısmı olup birbirinden hiçbir şey esirgememek ve biri ötekinin yerine iş görecek durumda olmak.
[
Ayrısı gayrısı olmamak (ayrı gayrı bilmemek)]
"Bahis tutuşmak. (Bahse girişmek)" deyimi ve açıklaması
- Ayrı ayrı görüşler savunan iki kişiden her biri, kendi görüşü yanlış çıkarsa ötekine bir şey vermeyi kabul etmek.
[
Bahis tutuşmak. (Bahse girişmek)]
"Benlik dâvası" deyimi ve açıklaması
- Önde görünmek, her şeyde söz sahibi olmak, her şeyi kendi düşüncesine uydurmak, hep dediğini yaptırmak çabası ve tutkusu.
- "Benlik dâvası güden insanlar bir yere varamazlar."
[
Benlik dâvası]
"Beyninden vurulmuşa dönmek" deyimi ve açıklaması
- Çok üzücü bir haberle aşırı sarsıntıya uğrayıp düşünme yeteneğini yitirir gibi olmak.
- Umulmadık, beklenmedik bir olay karşısında şaşkınlığa düşmek, düşünce yeteneğini yitirir gibi olmak.
- "Adamı karşısında görünce beyninden vurulmuşa döndü."
[
Beyninden vurulmuşa dönmek]
"Bir sözü iki etmemek (Birinin)" deyimi ve açıklaması
- Birinin her istediğini, yinelemesine gerek olmadan yapmak; her dediğini hemen yerine getirmek.
[
Bir sözü iki etmemek (Birinin)]
"Çil yavrusu gibi dağılmak" deyimi ve açıklaması
- Toplu hâlde bulunan insanların her biri, herhangi bir sebeple bir yana dağılmak.
- "Silâh sesini duyunca çil yavrusu gibi dağılmaya başladılar."
[
Çil yavrusu gibi dağılmak]
"Dünyadan elini eteğini çekmek" deyimi ve açıklaması
- Bir kenara çekilip toplum ile ilişkisini kesmek, toplumun yaşayışına karışmaz olmak, daha çok ibadetle meşgul olmak ve dünya işleriyle ilgilenmez olmak.
- "Bizim komşu her nedense dünyadan elini eteğini çekti, görünmez oldu sanki."
[
Dünyadan elini eteğini çekmek]
"Hangi taşı kaldırsan altından çıkar" deyimi ve açıklaması
- Hemen her işte parmağı vardır.
- Her işten anlar, her işe karışır ya da her işten anladığı izlenimi verir.
[
Hangi taşı kaldırsan altından çıkar]
"Yerini doldurmak" deyimi ve açıklaması
- Daha önce görevinden ayrılan, yerine geçtiği biri kadar başarılı olmak.
- Yerinin adamı, görevinin üstesinden gelir olmak.
- "Bakalım yerini doldurabilecek mi?"
[
Yerini doldurmak]