"Ateşine (nârına) yanmak" deyiminin anlamı nedir?
- Birinin yüzünden büyük haksızlığa uğramak, zarar görmek.
- "Eğer bu malı satamazsam senin ateşine yanmış olacağım."
Ateşine (nârına) yanmak deyimine benzer deyimler
"Ağzının içine bakmak" deyimi ve açıklaması
- Birinin söylediklerini zevkle ve dikkatle dinlemek, bu sözlere uymak.
- Konuşan bir kimseyi seve seve ve dikkatlice dinlemek.
- "Konuşması onları öyle sarmıştı ki ağzının içine bakıyorlardı."
[
Ağzının içine bakmak]
"Ağzı yanmak (Bir şeyden)" deyimi ve açıklaması
- Bir şeyde büyük zarar görmek.
[
Ağzı yanmak (Bir şeyden)]
"Ahrette on parmağı yakasında olmak" deyimi ve açıklaması
- Ödevini yapamadığından kendisine karşı sorumlu olan kimseden öbür dünyada hesap sormak.
- Haksızlığa uğrayışını bu dünyada önleyip hakkını alamayanın, öte dünyada (ahirette) kendisine sorumlu olan kimseden davacı olması.
- "Hakkımı vermedin ama ahirette on parmağım yakanda olacaktır."
[
Ahrette on parmağı yakasında olmak]
"Akıl kârı olmamak" deyimi ve açıklaması
- Akıllı, dengeli ve ölçülü bir kişinin yapacağı iş olmamak.
- "Akıl kârımı şimdi senin yaptığın bu iş?"
[
Akıl kârı olmamak]
"Akıl sır ermemek." deyimi ve açıklaması
- Bir işin gizli yönlerini, niteliğini, asıl sebebini anlayamamak.
- "Senin bu işi nasıl berbat ettiğine hâlâ akıl sır erdiremedim."
[
Akıl sır ermemek.]
"Aklına gelen başına gelmek" deyimi ve açıklaması
- Olmasından korktuğu şeyin zarar verici etkisine uğramak.
- "Aklıma gelen başıma geldi, evi su bastı."
[
Aklına gelen başına gelmek]
"Al aptesini, ver pabucumu" deyimi ve açıklaması
- Senden yararlanmam, bu yüzden uğradığım zarara değmedi. Yararlanmadan vazgeçiyorum; zarar etmeyeyim, yeter.
- "Aldığı aptes ürküttüğü kurbağaya değmemek."
[
Al aptesini, ver pabucumu]
"Allah bilir" deyimi ve açıklaması
- Belli değil, Cenab-ı Hak`tan başka kimse bilmez.
- "Allah bilir bu sırrın iç yüzünü."
- Bana öyle geliyor ki.
- "Allah bilir esrar da alıyordur bu çocuk."
[
Allah bilir]
"Allah (acısını) unutturmasın" deyimi ve açıklaması
- Tanrı bu acıyı unutturacak daha büyük bir acı göstermesin.
[
Allah (acısını) unutturmasın]
"Ayranım budur, yarısı sudur" deyimi ve açıklaması
- Size güzel bir şey sunamıyorum; ama elimden ancak bu kadarı geliyor.
- Bu işi yarım yamalak yapıyorum; ama elimden ancak bu kadarı geliyor.
[
Ayranım budur, yarısı sudur]
"İdare etmek" deyimi ve açıklaması
- Yönetmek, çekip çevirmek.
- Tutumlu olmak, kullanmak.
- Elvermek, yetmek, yetişmek, korumak, kurtarmak.
- Hoş görmek, göz yummak.
- Örtbas etmek.
- "Bu ayakkabıyı bu fiyata veremem, çünkü idare etmez."
[
İdare etmek]
"Püsküllü belâ" deyimi ve açıklaması
- Kendisinden kurtulunması bir türlü mümkün olmayan, büyük sıkıntı, zarar veren kimse veya şey.
- "Başıma püsküllü belâ kesildi bu çocuk."
[
Püsküllü belâ]