"Ad almak" deyiminin anlamı nedir?
- İyi olarak tanınmak, ün almak, ün kazanmak.
Ad almak deyimine benzer deyimler
"Adam evladı" deyimi ve açıklaması
- İyi bir ailenin iyi yetiştirilmiş, görgülü, iyi eğitilmiş çocuğu.
[
Adam evladı]
"Adı çıkmak" deyimi ve açıklaması
[
Adı çıkmak]
"Adı çıkmak dokuza, inmez sekize" deyimi ve açıklaması
- Bir kimsenin adı bir kez iyi ya da bir kez kötü tanındıktan sonra, bu genel kanı kolay kolay değişmez, kişi bir konu ünlendi mi o ün sürüp gider.
[
Adı çıkmak dokuza, inmez sekize]
"Adı gibi bilmek" deyimi ve açıklaması
- Çok iyi bilmek, kesin olarak bilmek.
[
Adı gibi bilmek]
"Ağız tadı" deyimi ve açıklaması
- Bir topluluk içinde dirlik düzenlik, iyi geçinme.
- Bir topluluk içindeki dirlik düzenlik, iyi geçinme durumu.
[
Ağız tadı]
"Ağzının mührü ile" deyimi ve açıklaması
- Oruçlu olarak
- (Bir şey) Ağzı açılmamış olarak.
[
Ağzının mührü ile]
"Aklına (aklını) takmak" deyimi ve açıklaması
- Bir şeyi devamlı olarak düşünmek, bir fikre sürekli olarak zihninde yer vermek ve zihni onunla meşgul etmek.
- "Onu niçin kırdım, aklıma takıldı düşünüp duruyorum."
[
Aklına (aklını) takmak]
"Aldı yürüdü" deyimi ve açıklaması
- Az zamanda çok ilerledi, büyük ün ya da para kazandı.
[
Aldı yürüdü]
"Allah versin" deyimi ve açıklaması
- Dilenciyi savmak için
- "bekleme, sadaka vermeyeceğim" anlamında söylenir.
- İyi şey elde edenlere memnunluk bildirmek için, kimi zaman da takılma ve şaka için söylenir.
- "Allah versin, işlerin gayet iyi görünüyor.
[
Allah versin]
"Arada bir" deyimi ve açıklaması
- Seyrek olarak,
- "Ara sıra".
- Seyrek olarak, ara sıra, zaman zaman.
[
Arada bir]
"Söz almak" deyimi ve açıklaması
- Konuşmaya başlamak için toplantı başkanından izin almak, öyle konuşmaya başlamak.
- Birinin bir iş yapacağını kesin olarak bildirmesini sağlamak.
- Erkek tarafı, istenilen kızın verileceğine dair ailesinden olumlu cevap almak.
- "Toplantıda ilk olarak Ayşe söz almak istedi."
[
Söz almak]
"Yıldızı parlamak" deyimi ve açıklaması
- Çok başarılı olup herkesin dikkatini çekecek duruma gelmek, ün kazanmak.
- "Yıldızı parladığı bir sırada hayata veda etti."
[
Yıldızı parlamak]