"Arada sırada" deyiminin anlamı nedir?
- Seyrek olarak, zaman zaman, arada bir, ara sıra.
Arada sırada deyimine benzer deyimler
"Arada bir" deyimi ve açıklaması
- Seyrek olarak,
- "Ara sıra".
- Seyrek olarak, ara sıra, zaman zaman.
[
Arada bir]
"Başından atmak" deyimi ve açıklaması
- Gereksiz görülen bir bağlılığa, bir ilişkiye son vermemek; bir istekte bulunan kişiyi yanından uzaklaştırmak.
- Yapılması zor bir işi yapmaktan kendini kurtarmak ya da o işi bir başkasına yüklemek.
- "Kısa zamanda o işi başından atmasını becerdi."
[
Başından atmak]
"Başını ağrıtmak" deyimi ve açıklaması
- Bir yığın gereksiz sözlerle bir kimseyi sıkıp yormak.
- Bir iş, bir kimseyi rahatsız edip uğraştırmak.
- Gereksiz sözlerle birini bunaltmak.
- Bir iş için birini uğraştırmak, sıkmak.
- "Yeter artık, bu iş için başımı ağrıtıp durma."
[
Başını ağrıtmak]
"Bir çuval inciri berbat etmek" deyimi ve açıklaması
- İyi olan, yolunda giden bir durumu yanlış davranışlarla bozmak, olumsuz bir gidişe sokmak.
- "Eline çekici alır almaz çiviye vurdu, çivi tahtayı yarıp geçti, bir çuval inciri berbat ettiğini o zaman anladı."
[
Bir çuval inciri berbat etmek]
"Bir elle verdiğini öbür elle almak" deyimi ve açıklaması
- Bir kimseye yaptığı iyiliği, yararı, başka bir yola baş vurarak sağladığı çıkarla ödetmek.
- "Bir eliyle verip öbür eliyle aldığını çok zaman sonra anladım."
[
Bir elle verdiğini öbür elle almak]
"Düşe kalka" deyimi ve açıklaması
- İşi kimi zaman iyi, kimi zaman kötü olarak güçlükle, uğraşa uğraşa (yapmak).
- Biriyle yakın ilişki kurarak.
- "Sokak serserileriyle düşe kalka iyice bozuldu, sapıttı."
[
Düşe kalka]
"Eşref saat" deyimi ve açıklaması
- İş görecek kimsenin uysal davranacağı, aksilik çıkarmayacağı zaman.
- Bir işin olumlu yola girmesi için en uygun zaman.
- "İzin alabilmek için müdür beyin eşref saatini kollamaya başladı."
[
Eşref saat]
"Gel zaman git zaman" deyimi ve açıklaması
- Aradan epeyce bir zaman geçtikten sonra.
- "Gel zaman git zaman bu ikisi beraberce yaptılar bu evi."
[
Gel zaman git zaman]
"Göz kamaştırmak" deyimi ve açıklaması
- Hayran bırakmak.
- Güçlü, parlak bir ışığın kısa bir zaman için görüşü bulandırması, bakılan yeri görmez etmesi.
- "Kapıdan çıkar çıkmaz göz kamaştıran bir ışığın etkisine girip donakaldılar."
[
Göz kamaştırmak]
"Kapağı atmak" deyimi ve açıklaması
- Sıkıntılı bir yerden kurtulup rahat edeceği bir yere kavuşmak; uygun bir yere yerleşmek, işe girmek.
- "Evimize kapağı attık mı tamam, gel keyfim gel o zaman."
[
Kapağı atmak]
"Sözü bağlamak" deyimi ve açıklaması
- Konuştuklarını bir sonuca vardırmak, konuşmayı sonuçlandırmak.
- "Sözü bağlamasına az bir zaman kalmıştı ki bir gürültü koptu."
[
Sözü bağlamak]
"Zaman zaman" deyimi ve açıklaması
- Belli olmayan zamanlarda, ara sıra.
- "Zaman zaman o da aramıza katılırdı."
[
Zaman zaman]