"Ara bozmak" deyiminin anlamı nedir?
- Kişiler arasındaki dostlukları bozmak.
Ara bozmak deyimine benzer deyimler
"Adamına göre" deyimi ve açıklaması
- Kişiler arasında ayrım gözeterek.
[
Adamına göre]
"Allak bullak etmek" deyimi ve açıklaması
- Kurulu düzeni bozmak, karmakarışık bir duruma getirmek.
- "Çocuklar evi allak bullak edip gitmişler."
[
Allak bullak etmek]
"Ara (aralarını) bozmak" deyimi ve açıklaması
- İki kişi arasındaki iyi ilişkiyi, dostluğu, arkadaşlığı yıkmak.
- "Kim ki ara bozar, o toplumun yüz karasıdır."
[
Ara (aralarını) bozmak]
"Araları açılmak (bozulmak)" deyimi ve açıklaması
- İyi ilişkileri, dostlukları, arkadaşlık bağları kopmak; birbirlerine dargın hâle gelmek.
- "Şu iki çiftin araları nasıl açıldı hâlâ anlayamadım."
[
Araları açılmak (bozulmak)]
"Aralarını bozmak" deyimi ve açıklaması
[
Aralarını bozmak]
"Araları şekerrenk almak" deyimi ve açıklaması
[
Araları şekerrenk almak]
"Araya girmek" deyimi ve açıklaması
- İki kişinin arasındaki bir işe karışmak.
- Araları bozuk olan iki kişiyi uzlaştırmaya çalışmak.
- Yapılmakta olan bir işin yapılmasını geciktirmek.
- "Araya başka işler girince seninkini yapamadım, kusura bakma."
[
Araya girmek]
"Ara açmak" deyimi ve açıklaması
- Anlaşmazlığa neden olmak, dostluğu bozmak, insanları birbirine düşürmek.
[
Ara açmak]
"Atlıyı atından indirmek" deyimi ve açıklaması
- Bir kimsenin, yolunda olan işini zorbalıkla bozmak.
[
Atlıyı atından indirmek]
"Bir çuval inciri berbat etmek" deyimi ve açıklaması
- İyi olan, yolunda giden bir durumu yanlış davranışlarla bozmak, olumsuz bir gidişe sokmak.
- "Eline çekici alır almaz çiviye vurdu, çivi tahtayı yarıp geçti, bir çuval inciri berbat ettiğini o zaman anladı."
[
Bir çuval inciri berbat etmek]
"Buzlar çözülmek" deyimi ve açıklaması
- Buzların erimeye ve kırılmaya, su hâline gelmeye başlaması.
- Kişiler arasındaki dargınlığın, soğukluğun, kırgınlığın ve gerginliğin ortadan kalkmaya başlaması.
- "İki kardeşin arasındaki buzlar çözülmeye başlayınca aileye neşe geldi."
[
Buzlar çözülmek]
"Canını sıkmak" deyimi ve açıklaması
- Bir kimse, bir şey, bir olay, kendisine sıkıntı, üzüntü vermek, neşesini kaçırmak, keyfini bozmak.
[
Canını sıkmak]