"Arık altından tarla bağışlamak" deyiminin anlamı nedir?
- Birisine çıkar sağlama sözü vermek (ya da bu yolu göstermek).
Arık altından tarla bağışlamak deyimine benzer deyimler
"Abdal dili dökmek" deyimi ve açıklaması
- Bir kimseden, yardakçı diliyle bir şey istemek, yada da bu dille birisine yaranmaya çalışmak.
[
Abdal dili dökmek]
"Ağzıyla kuş tutsa…" deyimi ve açıklaması
- "Ne kadar çaba gösterse, ne yapsa da" anlamında kullanılır.
- "Ağzıyla kuş da tutsa, artık bu eve adım atamaz."
[
Ağzıyla kuş tutsa…]
"Allah bilir" deyimi ve açıklaması
- Belli değil, Cenab-ı Hak`tan başka kimse bilmez.
- "Allah bilir bu sırrın iç yüzünü."
- Bana öyle geliyor ki.
- "Allah bilir esrar da alıyordur bu çocuk."
[
Allah bilir]
"Ayağı düşmek" deyimi ve açıklaması
- Bir yere uğramak, o yer yolu üzerinde bulunmak, yolu düşmek.
- "Bu rezillikten sonra onun ayağının buralara düşeceğini sanmam artık."
[
Ayağı düşmek]
"Ayranım budur, yarısı sudur" deyimi ve açıklaması
- Size güzel bir şey sunamıyorum; ama elimden ancak bu kadarı geliyor.
- Bu işi yarım yamalak yapıyorum; ama elimden ancak bu kadarı geliyor.
[
Ayranım budur, yarısı sudur]
"Başına çalmak" deyimi ve açıklaması
- Bir şeyi sert, öfkeli ve kızgın bir davranış içinde vermek.
- "Al da başına çal bu sapı kırık küreği."
[
Başına çalmak]
"Bozum olmak" deyimi ve açıklaması
- Bir sözü ya da davranışı iyi karşılanmadığı için utanmak, utanacak duruma düşmek.
- "Onun düşüncesinin hiç de doğru olmadığını söylediğim zaman amma da bozum oldu kadın."
[
Bozum olmak]
"Göz kırpmak" deyimi ve açıklaması
- Karşısındakine göz kapağını açıp kapatarak işaret vermek, bu şekilde meramını anlatmaya çalışmak; bir şeyi onayladığını ya da doğru olmadığını gözünü açıp kapayarak belirtmek.
- "Kalabalık içinde birbirlerine göz kırparak gülümsediler."
[
Göz kırpmak]
"Hesap vermek" deyimi ve açıklaması
- Herhangi bir davranışının ya da sözünün sebebini açıklama.
- Bir işin sorumluluğunu üstlenmek.
- "Rahat olun, bu konuda hesap vermek bana düşer."
[
Hesap vermek]
"Kabak tadı vermek" deyimi ve açıklaması
- Bıktırmak, usanç vermek, tatsız olmaya başlamak.
- "Senin bu konuşmaların da artık kabak tadı vermeye başladı."
[
Kabak tadı vermek]
"Lafı (sözü) çevirmek" deyimi ve açıklaması
- Konuşmasının sakıncalı bir biçim aldığını fark edince söze başka bir yön vermek, başka konuya geçmek.
- "Beni görünce birden nasıl da sözü çevirdi."
[
Lafı (sözü) çevirmek]
"Peşkeş çekmek" deyimi ve açıklaması
- Kendisinin veya bir başkasının malını bir çıkar uğruna birisine uygunsuz olarak vermek.
- "Yurdu düşmanlara peşkeş çekiyorlar."
[
Peşkeş çekmek]