"Altından kalkmak" deyiminin anlamı nedir?
	- Bir zorluğu yenip işi başarmak.
- "Telâşlanma, işin altından kalkacaktır o."
Altından kalkmak deyimine benzer deyimler
	
	"Adı çıkmak dokuza, inmez sekize" deyimi ve açıklaması
	- Bir kimsenin adı bir kez iyi ya da bir kez kötü tanındıktan sonra, bu genel kanı kolay kolay değişmez, kişi bir konu ünlendi mi o ün sürüp gider.
	[
Adı çıkmak dokuza, inmez sekize]
	
	"Altından Çapanoğlu çıkmak" deyimi ve açıklaması
	- Girişilen bir işte başa dert olacak bir durumla, umulmayan bir tehlike ile karşılaşmak.
- "Bana öyle geliyor ki bu işin altından Çapanoğlu çıkacak."
	[
Altından Çapanoğlu çıkmak]
	
	"Altından girip üstünden çıkmak" deyimi ve açıklaması
	- Bir serveti, bir parayı, bir kaynağı gereksiz yere, düşüncesizce, sorumsuzca harcayıp kısa zamanda bitirmek.
- "Bir ayda o kadar paranın altından girip üstünden çıktı."
	[
Altından girip üstünden çıkmak]
	
	"Başından atmak" deyimi ve açıklaması
	- Gereksiz görülen bir bağlılığa, bir ilişkiye son vermemek; bir istekte bulunan kişiyi yanından uzaklaştırmak.
- Yapılması zor bir işi yapmaktan kendini kurtarmak ya da o işi bir başkasına yüklemek.
- "Kısa zamanda o işi başından atmasını becerdi."
	[
Başından atmak]
	
	
	"Başını ağrıtmak" deyimi ve açıklaması
	- Bir yığın gereksiz sözlerle bir kimseyi sıkıp yormak.
- Bir iş, bir kimseyi rahatsız edip uğraştırmak.
- Gereksiz sözlerle birini bunaltmak.
- Bir iş için birini uğraştırmak, sıkmak.
- "Yeter artık, bu iş için başımı ağrıtıp durma."
	[
Başını ağrıtmak]
	
	"Baş vurmak" deyimi ve açıklaması
	- Müracaat etmek, bir işin yapılmasını bir kimse veya kuruluştan istemek.
- Bilgi edinmek üzere bir kaynağa bakmak, bir kimseye danışmak.
- "Vakit geçirmeden ansiklopediye bakalım da öğrenelim."
	[
Baş vurmak]
	
	"Dağları devirmek" deyimi ve açıklaması
	- Çok büyük güçlüklerin altından kalkmak, ağır işleri başarmak.
- "O, dağları devirir bir adamdır."
- Güç yetmez gibi görünen büyük, ağır işler başarmak.
	[
Dağları devirmek]
	
	"Gücüne gitmek" deyimi ve açıklaması
	- Bir söz, bir davranış bir kimsenin onuruna dokunmak, o kimseye ağır gelmek.
- "Doğrusu onun bu sözleri gücüme gitti, çünkü hak etmedim o sözleri."
	[
Gücüne gitmek]
	
	"Uykusu kaçmak" deyimi ve açıklaması
	- Uyuması gerekirken herhangi bir sebepten ötürü uyuyamamak.
- Bir sorun yüzünden kaygılanmak, endişe duymak.
- "Uykusu kaçmış, yatakta bir o yana bir bu yana dönüp duruyordu."
	[
Uykusu kaçmak]
	
	
	"Üstüne bir bardak (soğuk) su içmek" deyimi ve açıklaması
	- O işten umudunu kesmek, o işin olacağına inanmamak, parasını ya da malını almaktan vazgeçmek.
- "Verecek mi? Sen o paranın üstüne bir bardak soğuk su iç!"
	[
Üstüne bir bardak (soğuk) su içmek]
	
	"Üstüne üstüne gitmek" deyimi ve açıklaması
	- Bir konuda bir kimseye sürekli baskı yapmak.
- Güç bir şeyden yılmayıp, sonucu tehlikeli de olsa, çekinmeden o şeyle uğraşmak.
- "Biliyorum zor ama üstüne üstüne gitmelisin, ancak o zaman başarabilirsin."
	[
Üstüne üstüne gitmek]
	
	"Yükün altından kalkmak" deyimi ve açıklaması
	- Üzerine aldığı ağır bir işi başarmak.
- Gördüğü bir iyiliğin karşılığı olarak bir şeyler yapmak.
- "Onu bu yükün altından kalkamaz sananlar nasıl da yanıldılar."
	[
Yükün altından kalkmak]