"Alt etmek (Yere sermek)" deyiminin anlamı nedir?
- Yenmek, sırtını yere getirmek.
Alt etmek (Yere sermek) deyimine benzer deyimler
"Abayı sermek" deyimi ve açıklaması
- Bir yere teklifsizce yerleşmek.
[
Abayı sermek]
"Ağzını havaya (poyraza) açmak" deyimi ve açıklaması
- Elindeki fırsatı kaçırdıktan sonra boş yere bir şeyler elde etmeyi ummak.
- Umduğunu elde edememek, fırsatı kaçırdıktan sonra boş yere beklemek.
- "Evi o zaman alacaktın, artık geçti, bundan sonra ağzını havaya aç."
[
Ağzını havaya (poyraza) açmak]
"Altüst etmek (olmak)" deyimi ve açıklaması
- Alt yüzünü üste çevirmek, altını üstüne getirmek.
- Karmakarışık duruma getirmek.
[
Altüst etmek (olmak)]
"Askıya çıkarmak" deyimi ve açıklaması
- Nikah kıyılmadan önce, evlenecek kimselerin durumunu (ya da başka bir konuyu) yazılı olarak, herkesin görebileceği yere asmak.
- Evlenecek kimselerin nikâhtan önceki durumlarını gösterir belgelerin, belirli bir süre için ilgili dairede görünür bir yere asılması, ilân edilmesi.
[
Askıya çıkarmak]
"Ayağını kesmek (Bir yerden)" deyimi ve açıklaması
- Bir yere gitmez, uğramaz olmak.
- Birini bir yere artık uğramaz duruma getirmek.
- "Öyle korkutun ki o adamın ayağı kesilsin bu meyhaneden?"
[
Ayağını kesmek (Bir yerden)]
"Beyin yıkamak" deyimi ve açıklaması
- Kişiyi kendi görüş ve düşüncelerinden ayırıp başka bir görüş ve düşünceyi benimser duruma getirmek.
- Bir insanı, kendine özgü düşünce ve dünya görüşüne yabancılaştırmak, başka yönlerde düşünür ve davranır duruma getirmek.
- "Batılılar ülke insanımızın beynini yıkamaya devam ediyorlar."
[
Beyin yıkamak]
"Kapağı atmak" deyimi ve açıklaması
- Sıkıntılı bir yerden kurtulup rahat edeceği bir yere kavuşmak; uygun bir yere yerleşmek, işe girmek.
- "Evimize kapağı attık mı tamam, gel keyfim gel o zaman."
[
Kapağı atmak]
"Kara çalmak" deyimi ve açıklaması
- Birine iftira etmek, leke sürmek, haksız yere suçlamak.
- "Kadıncağıza yok yere kara çaldılar."
[
Kara çalmak]
"Mat etmek" deyimi ve açıklaması
- Satranç oyununda yenmek.
- Bir tartışmada, karşı tarafı söz söyleyemeyecek duruma getirmek.
- "İleri sürdüğü kanıtlar ile karşısındakileri kısa zamanda mat etti."
[
Mat etmek]
"Ötesi çıkmaz sokak" deyimi ve açıklaması
- "Takip edilen yol yanlıştır, bu yolla bir yere gidilemez, sonuç alınamaz, bir yere kadar gidilir ama daha fazla gidilemez" anlamında kullanılır.
[
Ötesi çıkmaz sokak]
"Sırtını dayamak" deyimi ve açıklaması
- Güçlü bir yere veya birine güvenmek.
- Bir yere dayanmak ya da yaslanmak.
- "Sırtını babasına dayamış atıp tutuyor, her dilediğini yapıyor."
[
Sırtını dayamak]
"Sırtını yere getirmek" deyimi ve açıklaması
- Üstün gelmek.
- Güreşte rakibi sırt üstü yere yatırarak yenmek.
- "Onun sırtını kimse kolay kolay yere getiremez."
[
Sırtını yere getirmek]