"Yüzü sirke satmak" deyiminin anlamı nedir?
- Yüzünden hoşnut olmadığı anlaşılmak, asık yüzlü olmak.
- "Baksana, yüzü sirke satıyor adamın."
Yüzü sirke satmak deyimine benzer deyimler
"Adı batmak" deyimi ve açıklaması
- Unutulmak, adı anılmaz olmak.
- Artık adı hiç anılmaz olmak, unutulup gitmek.
[
Adı batmak]
"Ağzı süt kokmak" deyimi ve açıklaması
- Çok genç ve deneyimsiz olmak.
- Çok genç, toy ve tecrübesiz olmak.
- "Şu ağzı süt kokan mı yarışacak benimle."
[
Ağzı süt kokmak]
"Aklı pusmak" deyimi ve açıklaması
- Anlayabileceği şey, dikkatinden kaçmış olmak, dalgınlıktan anlayamamış olmak.
[
Aklı pusmak]
"Alnı açık yüzü ak (olmak)" deyimi ve açıklaması
- Herhangi bir ayıbı, çekinecek bir durumu olmamak, iffetli ve şerefli olmak.
- "İşte alnı açık yüzü ak meydandayım; çıksınlar karşıma."
[
Alnı açık yüzü ak (olmak)]
"Altı yaş olmak (Bir işin)" deyimi ve açıklaması
- Bir takım oyunlara karışmış olmak, iş, dürüst bir temel üzerine kurulmuş olmamak, böyle bir işe girişmekte sakıncalar bulunduğu anlaşılmak.
[
Altı yaş olmak (Bir işin)]
"Araya (aralığa) gitmek" deyimi ve açıklaması
- Heder olmak, işe yaramaz duruma gelmek.
- Karışıklıkta elden çıkmak ya da telef olmak.
[
Araya (aralığa) gitmek]
"Arada dağlar kadar fark olmak" deyimi ve açıklaması
- Aralarında her bakımdan çok büyük ayrımlar olmak, benzer yönleri pek az olmak.
[
Arada dağlar kadar fark olmak]
"Aslı faslı olmamak" deyimi ve açıklaması
- Uydurma olmak, yalan olmak, gerçek olmamak, doğru olmamak, asılsız olmak.
[
Aslı faslı olmamak]
"Bozuk çalmak" deyimi ve açıklaması
- Bir şey yüzünden canı sıkılmış, yüzü asılmış olmak, sinirli davranışlarda bulunmak.
- "Biraz hasta oldu diye sağa sola bozuk çalıp duruyor."
[
Bozuk çalmak]
"Dünyadan elini eteğini çekmek" deyimi ve açıklaması
- Bir kenara çekilip toplum ile ilişkisini kesmek, toplumun yaşayışına karışmaz olmak, daha çok ibadetle meşgul olmak ve dünya işleriyle ilgilenmez olmak.
- "Bizim komşu her nedense dünyadan elini eteğini çekti, görünmez oldu sanki."
[
Dünyadan elini eteğini çekmek]
"Yüz göz olmak" deyimi ve açıklaması
- Senli benli olmak ve birbirinden çekineceği kalmamak, aradaki mesafe kalkmış olmak, lâubalileşmiş olmak.
- "İyice yüz göz olduk, beni artık dinlemiyorlar."
[
Yüz göz olmak]
"Zoru olmak" deyimi ve açıklaması
- Kendisini zorlayan bir sıkıntısı, derdi olmak.
- "Adamın bir zoru olduğu yüzünden belliydi."
[
Zoru olmak]