"Yüzüne kan gelmek" deyiminin anlamı nedir?
- Benzi beti yerine gelmek, sağlığına kavuştuğu yüzünün kızarmasından belli olmak; soluk rengi geçmek.
- "İki şişe serum verdiler, sonunda yüzüne kan geldi."
Yüzüne kan gelmek deyimine benzer deyimler
"Acem kılıcı gibi iki tarafı (taraflı) kesmek" deyimi ve açıklaması
- Hem birinden yana hem de ona karşı olabilmek; aralarında sorun bulunan iki yanı da idare etmek; iki yanlı davranmak.
[
Acem kılıcı gibi iki tarafı (taraflı) kesmek]
"Adam olmak" deyimi ve açıklaması
- Bir kişi yetişip topluma yararlı duruma gelmek.
- İşe yaramayan bir şey onarılıp işe yarar duruma gelmek.
[
Adam olmak]
"Adam oluncaya kadar dokuz fırın ekmek ister" deyimi ve açıklaması
- Yetişip topluma yararlı duruma gelmek.
- İşe yaramayan bir şey onarılıp işe yarar duruma gelmek.
- Yetişip topluma yararlı bir kişi olması için uzun zaman gerek.
[
Adam oluncaya kadar dokuz fırın ekmek ister]
"Aşağı tükürsem sakal (-m), yukarı tükürsem bıyık (-m), (Yukarı tükürsem bıyık, aşağı tükürsem sakal)" deyimi ve açıklaması
- Yakınım olan iki taraf, ya da benimle ilgili iki durum var. Birine ayrıcalık tanısam ötekini küçümsemiş oluyorum. Sakıncaları eşit olan iki karşıt davranıştan birine karar veremiyorum.
[
Aşağı tükürsem sakal (-m), yukarı tükürsem bıyık (-m), (Yukarı tükürsem bıyık, aşağı tükürsem sakal)]
"Benzi atmak" deyimi ve açıklaması
- Bir sebepten ötürü ansızın yüzünün rengi sararmak, solmak.
- "Askerleri karşısında görünce benzi attı."
[
Benzi atmak]
"Bir taşla iki kuş vurmak" deyimi ve açıklaması
- Bir davranışla iki veya birden çok yararlı sonuç elde etmek, bir girişimle iki iş yapmak.
- "Anladım amacını, bir taşla iki kuş vurmak."
[
Bir taşla iki kuş vurmak]
"Gözlerini (gözünü) kan bürümek" deyimi ve açıklaması
- Çok öfkeli, kinli olmak; her kötülüğü yapacak hâle gelmek.
- "Bir adamın gözlerini kan bürümesin, ondan her türlü belâ beklenebilir."
[
Gözlerini (gözünü) kan bürümek]
"İçi kan ağlamak" deyimi ve açıklaması
- İçten, büyük bir üzüntü duymak; dıştan belli etmeyerek çok acımak.
- "Çocuğunun yüzüne bakarken içim kan ağlıyordu."
[
İçi kan ağlamak]
"Kıvamına gelmek (bulmak)" deyimi ve açıklaması
- En uygun zamanında olmak, gerekli ve istenilen şartlar yerine gelmek, istenilen duruma gelmek.
[
Kıvamına gelmek (bulmak)]
"Vadesi gelmek (yetmek)" deyimi ve açıklaması
- Ömrü sona ermek, eceli gelmek, ölmek.
- Süresi dolmak, ödeme zamanı gelmek.
- "Vadesi geldi geçiyor ama senet sahibi hâlâ ortalıkta görünmüyor."
[
Vadesi gelmek (yetmek)]
"Yerine geçmek" deyimi ve açıklaması
- Görevden ayrılan birinin yerine geçmek.
- Bulunmayan bir nesnenin yerine kullanılabilmek.
- "Emekli olan müdürün yerine geçmek için iki müdür yardımcısı yarışa tutuştular."
[
Yerine geçmek]
"Yukarı tükürsem bıyık, aşağı tükürsem sakal" deyimi ve açıklaması
- İki davranış, iki kimse, iki karşıt şey arasında bir tercih yapamama zorluğunu anlatmak için kullanılır.
[
Yukarı tükürsem bıyık, aşağı tükürsem sakal]