"Yürükten bağlanmak" deyiminin anlamı nedir?
- İçten, samimi olarak sevgi ve saygı duymak.
Yürükten bağlanmak deyimine benzer deyimler
"Ahret kardeşi" deyimi ve açıklaması
- İnanç ve ibadette birbirlerinden ayrılmayan ve bu kardeşliği ahirette de sürdüreceklerini düşünen kadınlar.
- Dünya ve ahiret işlerinde birbirlerinden ayrılmayan kimseler; kan bağı olmaksızın manevî olarak kurulan kardeşlik.
[
Ahret kardeşi]
"Aklına (aklını) takmak" deyimi ve açıklaması
- Bir şeyi devamlı olarak düşünmek, bir fikre sürekli olarak zihninde yer vermek ve zihni onunla meşgul etmek.
- "Onu niçin kırdım, aklıma takıldı düşünüp duruyorum."
[
Aklına (aklını) takmak]
"Baş üstünde yeri var" deyimi ve açıklaması
- "Sevgi, ilgi ve saygı ile karşılanıp ağırlanır.
- " anlamında kullanılır.
- "Durmasın gelsin, baş üstünde yeri var."
[
Baş üstünde yeri var]
"Beyin yıkamak" deyimi ve açıklaması
- Kişiyi kendi görüş ve düşüncelerinden ayırıp başka bir görüş ve düşünceyi benimser duruma getirmek.
- Bir insanı, kendine özgü düşünce ve dünya görüşüne yabancılaştırmak, başka yönlerde düşünür ve davranır duruma getirmek.
- "Batılılar ülke insanımızın beynini yıkamaya devam ediyorlar."
[
Beyin yıkamak]
"Boyun kesmek" deyimi ve açıklaması
- Birisine karşı saygı ve bağlılık gösterisi olarak başını öne eğmek.
- "Baş eğmek."
[
Boyun kesmek]
"Canına yandığım (yandığımın)" deyimi ve açıklaması
- Kimi zaman sevgi ve hayranlık, kimi zaman da kızgınlık ve öfke gibi duyguları anlatmak için kullanılır.
- "Canına yandığımın adamı, bizi saatlerce bekletti bu soğukta."
[
Canına yandığım (yandığımın)]
"Canlı yayın" deyimi ve açıklaması
- Kişilerin ses ve davranışlarını o anda ve doğrudan doğruya veren radyo ve televizyon yayını.
- "Parti temsilcileri bu akşam televizyonda canlı yayında tartışacaklar."
[
Canlı yayın]
"Dirlik düzenlik" deyimi ve açıklaması
- Bir arada yaşayan, çalışan kimseler arasında iyi geçim, güven, sevgi ve anlaşma hâli.
- "Bir aileye önce dirlik ve düzenlik gereklidir."
[
Dirlik düzenlik]
"Eyüp sabrı" deyimi ve açıklaması
- Peygamberlerden Hz. Eyyub` un başına gelen hastalığa sabredip, bundan dolayı şikâyet etmemesi; güçlük ve üzüntülere, hastalığa karşı sabretmesinden hareketle, en ağır ve sürekli üzüntülerden bile yakınmayanın büyük ve uzun sabrını anlatmak için kullanılır.
[
Eyüp sabrı]
"Göze girmek" deyimi ve açıklaması
- Yetenekleri ve davranışları ile çevresinde, bulunduğu yerde sevgi ve güven kazanmak.
- "Kısa zamanda göze girmeyi başardı."
[
Göze girmek]
"Kanı kaynamak" deyimi ve açıklaması
- Hareketli, coşkun olmak.
- Birine içten bir sevgi beslemek, yakınlık duymak.
- "Çocuğa, ilk rastladığımda kanım kaynamıştı."
[
Kanı kaynamak]
"Lafını (sözünü) bilmek" deyimi ve açıklaması
- Tutarlı ve mantıklı konuşmak, sakıncalı olmayan ve birini kırmayan sözler söylemek, saygılı ve yerinde konuşmak.
- "O daima lafını bilir bir insan olmuştur."
[
Lafını (sözünü) bilmek]