"Yok canım!" deyiminin anlamı nedir?
- Gerçek mi, öyle mi.
- Hayır inanmam, doğru değil bu!"Yok canım, değil ona gitmek, hiç görmedim bile."
Yok canım! deyimine benzer deyimler
"Aklını peynir ekmekle yemek" deyimi ve açıklaması
- Akılsızca, şaşkınca, delice işler yapmak.
- "Misafirliğe böyle gidilir mi? Sen aklını peynir ekmekle mi yedin?"
[
Aklını peynir ekmekle yemek]
"Allah bilir" deyimi ve açıklaması
- Belli değil, Cenab-ı Hak`tan başka kimse bilmez.
- "Allah bilir bu sırrın iç yüzünü."
- Bana öyle geliyor ki.
- "Allah bilir esrar da alıyordur bu çocuk."
[
Allah bilir]
"Anca beraber, kanca beraber" deyimi ve açıklaması
- Birbirimizden ayrılmayacağız, işler iyi de gitse, kötü de gitse hep birlikte yapacağız, beraberliği bozmayacağız.
- "Bu toprağı yalnız ben mi atacağım, hayır arkadaşlar; haydi anca beraber, kanca beraber."
[
Anca beraber, kanca beraber]
"Ateşe atmak (Birinin)" deyimi ve açıklaması
- Birini çok tehlikeli bir işe bile bile sokmak.
- "Hiç aldırmadan, biricik kızını o adamla evlendirip ateşe atamazsın değil mi?"
[
Ateşe atmak (Birinin)]
"Bile bile lâdes" deyimi ve açıklaması
- Bile bile aldınmış görünme, öyle gerektiği için kötü bir durumu kabullenme.
- "Ağaçları kesmesine bile bile lâdes dedim."
[
Bile bile lâdes]
"Çok şey!" deyimi ve açıklaması
- Şaştım doğru! Beklenir şey değil bu!
[
Çok şey!]
"Haddine mi düşmüş!" deyimi ve açıklaması
- "Onun bunu yapmaya yetkisi yoktur; böyle bir işe nasıl, hangi yetenekle girişir? Bu işi yapması imkânsızdır" anlamında kullanılır.
- "Haddine mi düşmüş ki ona söz söyleyebilsin."
[
Haddine mi düşmüş!]
"Hır çıkarmak" deyimi ve açıklaması
- Kavga, gürültü, patırtı ve olaya sebep olmak.
- "Orada hır çıkarmaya kalkışmayacaksın değil mi?"
[
Hır çıkarmak]
"İki cami arasında kalmış beynamaza dönmek" deyimi ve açıklaması
- İki yoldan hangisini tutacağını; şöyle mi, böyle mi yapacağını bilememek; şaşırıp bir şey yapamaz olmak.
[
İki cami arasında kalmış beynamaza dönmek]
"Künyesi bozuk" deyimi ve açıklaması
- Eskiden kötü durumları görülmüş olan, kötü işlere girmiş bulunan.
- "Künyesi bozuk diye, bu adama hiç kimse iş vermeyecek mi?"
[
Künyesi bozuk]
"Minnet etmek" deyimi ve açıklaması
- Boyun eğmek, yalvarmak.
- "Ona buna minnet etmeden yaşamak istediğimi biliyorsun değil mi?"
[
Minnet etmek]
"Yanından bile geçmemiş" deyimi ve açıklaması
- Hiç ilgisi yok, en ufak benzerliği bile yok.
- "Sen kardeşini bir görsen, bu onun yanından bile geçmemiş."
[
Yanından bile geçmemiş]