"Yer cücesi" deyiminin anlamı nedir?
- Ufak tefek olduğu gibi kurnaz, fitneci, çok bilmiş kimse.
Yer cücesi deyimine benzer deyimler
"Adam azmanı" deyimi ve açıklaması
- Doğal ölçülerin çok üstünde gelişmiş, çok iri, iriyarı kimse.
[
Adam azmanı]
"Aklı başından gitmek" deyimi ve açıklaması
- Bayılmak.
- Çok sevinçten ya da çok korkudan ne yapacağını şaşırmak.
- Çok korkudan veya çok sevinçten ne yapacağını şaşırmak.
- Kafası çok yorulmuş olduğundan iyi düşünememek.
- "Annemi öyle evin ortasında baygın görünce aklım başımdan gitti."
[
Aklı başından gitmek]
"Altın babası" deyimi ve açıklaması
- Çok zengin, parası çok olan kimse.
- "Adam altın babası, her istediğini kolayca yaptırıyor."
[
Altın babası]
"Anasının gözü" deyimi ve açıklaması
- Hileci, kurnaz, çok açık göz, çıkarcı, hin oğlu hin.
- "Adam anasının gözü, iki dakikada bitiriverdi işi."
- Çok kurnaz, dalavereci, çıkarcı, hileci, düzenci.
[
Anasının gözü]
"Aslan yürekli" deyimi ve açıklaması
- Çok yiğit, hiçbir şeyden korkmayan.
- Yılmaz, hiçbir şeyden korkmayan, yiğit, kahraman,"Aslan yürekli Mehmetçik düşmanı çil yavrusu gibi dağıttı."
- Hiçbir şeyde korkmayan, çok yiğit.
[
Aslan yürekli]
"Astığı astık, kestiği kestik" deyimi ve açıklaması
- Yaptığı işlerden dolayı kimseye hesap vermek zorunda değil; yaptıklarına hiç kimse itiraz edemez.
- Davranışlarından dolayı kimseye hesap vermeyen, istediği gibi davranan, çok sert kimseler için kullanılır.
[
Astığı astık, kestiği kestik]
"Ayaklı kütüphane" deyimi ve açıklaması
- Çok şey okumuş, her sorulana cevap veren, çok şey bilen, okudukları aklında kalmış kimse.
- "Adam ayaklı kütüphaneydi sanki!"
[
Ayaklı kütüphane]
"Bal gibi" deyimi ve açıklaması
- Çok tatlı.
- Çok iyi, adamakıllı, pekâlâ.
- "Bal gibi iş, daha ne duruyorsun?"
[
Bal gibi]
"Beyninden vurulmuşa dönmek" deyimi ve açıklaması
- Çok üzücü bir haberle aşırı sarsıntıya uğrayıp düşünme yeteneğini yitirir gibi olmak.
- Umulmadık, beklenmedik bir olay karşısında şaşkınlığa düşmek, düşünce yeteneğini yitirir gibi olmak.
- "Adamı karşısında görünce beyninden vurulmuşa döndü."
[
Beyninden vurulmuşa dönmek]
"Burnu Kaf dağında (olmak)" deyimi ve açıklaması
- Çok fazla kibirli, herkese yukarıdan bakar (olmak).
- "İyi ki bir araba aldı, burnu Kaf dağında bir adam olup çıktı."
- Çok kibirli, herkese çok yukarıdan bakar (olmak).
- "Burnu büyümek.
- ",
- "Burnu havada."
[
Burnu Kaf dağında (olmak)]
"Burnundan solumak" deyimi ve açıklaması
- İşi başından aşkın olduğu için gözü hiçbir şey görmemek, çok öfkelenmiş olmak.
- "Adam burnundan soluyor, sakın üstüne gitme, yoksa konuştuğuna pişman olursun."
- Çok öfkelenip sinirlenmiş olmak.
[
Burnundan solumak]
"Burnunda (gözünde) tütmek (Biri, bir şey)" deyimi ve açıklaması
- Çok özler, çok arar, çok ister olmak.
[
Burnunda (gözünde) tütmek (Biri, bir şey)]