"Uzun hikâye" deyiminin anlamı nedir?
- Pek çok ayrıntıları bulanan, anlatması uzun sürecek, anlatılmadan da anlaşılamayacak olan olay ya da konu.
Uzun hikâye deyimine benzer deyimler
"Ağıt yakmak" deyimi ve açıklaması
- Sevilen birinin ölümü ya da toplumca uğranılan bir acı dolayısıyla ağıt özelliği taşıyan bir şiir yazmak ya da böyle olaylarla ilgili olarak ağıt söylemek.
[
Ağıt yakmak]
"Aklı başından gitmek" deyimi ve açıklaması
- Bayılmak.
- Çok sevinçten ya da çok korkudan ne yapacağını şaşırmak.
- Çok korkudan veya çok sevinçten ne yapacağını şaşırmak.
- Kafası çok yorulmuş olduğundan iyi düşünememek.
- "Annemi öyle evin ortasında baygın görünce aklım başımdan gitti."
[
Aklı başından gitmek]
"Arkası (sırtı) pek" deyimi ve açıklaması
- Soğuktan muhafaza edecek biçimde giyinmiş, iyi giyinmiş olan.
- Güçlü bir kimseye ya da yere güvenen.
- "Ona göre hava hoş, çünkü karnı tok, sırtı pek nasıl olsa!"
[
Arkası (sırtı) pek]
"Aşağı tükürsem sakal (-m), yukarı tükürsem bıyık (-m), (Yukarı tükürsem bıyık, aşağı tükürsem sakal)" deyimi ve açıklaması
- Yakınım olan iki taraf, ya da benimle ilgili iki durum var. Birine ayrıcalık tanısam ötekini küçümsemiş oluyorum. Sakıncaları eşit olan iki karşıt davranıştan birine karar veremiyorum.
[
Aşağı tükürsem sakal (-m), yukarı tükürsem bıyık (-m), (Yukarı tükürsem bıyık, aşağı tükürsem sakal)]
"Aş deliye kalmak" deyimi ve açıklaması
- Yararlanılacak şeyde kendisine ortak ya da rakip olacak kimseler ortadan çekilmek.
- Yararlanılacak şeyde kendisine ortak ya da rakip olacak kimseler ortadan çekilmek.
[
Aş deliye kalmak]
"Ata nal çakıldığını görmüş, kurbağa ayaklarını uzatmış" deyimi ve açıklaması
- Yetenekli, değerli kimselerim hakkı olan şeyleri, buna yaraşık olmayan da istiyor" anlamın da istiyor" anlamında söylenir.
[
Ata nal çakıldığını görmüş, kurbağa ayaklarını uzatmış]
"Balgam atmak" deyimi ve açıklaması
- Bir iş ya da konu üzerinde kuşku uyandıracak söz söylemek.
- "Lütfen sus, ortaya bir balgam atıp da insanı huzursuz etme."
[
Balgam atmak]
"Baş beyin kalmamak" deyimi ve açıklaması
- Gürültüden ya da çok konuşanı dinleme zorunluluğu dolayısıyla kafası pek yorulup rahatsız olmak.
- "Kafası şişmek."
- Sıkıntılı durumlara çare araya araya düşünme gücünü yitirmek.
[
Baş beyin kalmamak]
"Başı bağlı olmak" deyimi ve açıklaması
- Evli ya da nişanlı olmak.
- Serbest, özgür olmayan, bir yere bağımlı olan.
- "Nihayet oğlanın da başını bağladık."
[
Başı bağlı olmak]
"Daldan dala konmak" deyimi ve açıklaması
- Çok sık, düşünce ya da konu değiştirmek.
- "Daldan dala konmayı bırak da bir işe sarıl artık."
[
Daldan dala konmak]
"Dile kolay" deyimi ve açıklaması
- Söylenmesi kolay ama yapılması ortaya konması ya da katlanılması çok güç.
- "Evet, dile kolay, haydi yap da görelim."
[
Dile kolay]
"Su gibi akmak" deyimi ve açıklaması
- Zamanın çok hızlı geçip gitmesi.
- Bol bol gelmek ya da gitmek (para, yiyecek vs.).
- "Para su gibi akıyor, o harcamayacak da ben mi harcayacağım?"
[
Su gibi akmak]