"Tarihe karışmak" deyiminin anlamı nedir?
- Yalnız adı anılır olmak veya etkisi yok olmak.
Tarihe karışmak deyimine benzer deyimler
"Adı batmak" deyimi ve açıklaması
- Unutulmak, adı anılmaz olmak.
- Artık adı hiç anılmaz olmak, unutulup gitmek.
[
Adı batmak]
"Ağzı süt kokmak" deyimi ve açıklaması
- Çok genç ve deneyimsiz olmak.
- Çok genç, toy ve tecrübesiz olmak.
- "Şu ağzı süt kokan mı yarışacak benimle."
[
Ağzı süt kokmak]
"Aklı pusmak" deyimi ve açıklaması
- Anlayabileceği şey, dikkatinden kaçmış olmak, dalgınlıktan anlayamamış olmak.
[
Aklı pusmak]
"Araya (aralığa) gitmek" deyimi ve açıklaması
- Heder olmak, işe yaramaz duruma gelmek.
- Karışıklıkta elden çıkmak ya da telef olmak.
[
Araya (aralığa) gitmek]
"Arada dağlar kadar fark olmak" deyimi ve açıklaması
- Aralarında her bakımdan çok büyük ayrımlar olmak, benzer yönleri pek az olmak.
[
Arada dağlar kadar fark olmak]
"Aslı faslı olmamak" deyimi ve açıklaması
- Uydurma olmak, yalan olmak, gerçek olmamak, doğru olmamak, asılsız olmak.
[
Aslı faslı olmamak]
"Başı yastık yüzü görmemek" deyimi ve açıklaması
- Hiç hastalanmamış olmak.
- Yatağa yatıp uyumamış olmak.
[
Başı yastık yüzü görmemek]
"Beyni bulanmak" deyimi ve açıklaması
- Sersemlemek, rahat düşünemez olmak.
- Bir işin oluş biçiminden kötü bir şey sezinleyerak kuşkulanıp huzuru kaçmak.
- Sersemlemek, sağlıklı düşünemez olmak.
- Kötü bir şey olacağını sezinleyip huzuru kaçmak.
- "Adamların suratlarını hiç beğenmedim, beynim bulandı, haydi gidelim buradan."
[
Beyni bulanmak]
"Dünyadan elini eteğini çekmek" deyimi ve açıklaması
- Bir kenara çekilip toplum ile ilişkisini kesmek, toplumun yaşayışına karışmaz olmak, daha çok ibadetle meşgul olmak ve dünya işleriyle ilgilenmez olmak.
- "Bizim komşu her nedense dünyadan elini eteğini çekti, görünmez oldu sanki."
[
Dünyadan elini eteğini çekmek]
"Ortadan kalkmak" deyimi ve açıklaması
- Görünmez, bulunmaz olmak.
- Yok olmak.
- "Sis ortadan kalktı."
[
Ortadan kalkmak]
"Yaşını başını almış (olmak)" deyimi ve açıklaması
- Yaşı epeyce ilerlemiş olmak, yaşlanmış veya olgunlaşmış olmak.
- "Yaşını başını almış bir adamdır, çekinmeyin, gidin, size olgun davranacaktır."
[
Yaşını başını almış (olmak)]
"Yüz göz olmak" deyimi ve açıklaması
- Senli benli olmak ve birbirinden çekineceği kalmamak, aradaki mesafe kalkmış olmak, lâubalileşmiş olmak.
- "İyice yüz göz olduk, beni artık dinlemiyorlar."
[
Yüz göz olmak]