"Süt kuzusu" deyiminin anlamı nedir?
- Henüz meme emen kuzu.
- Çok küçük bebek, yavru, korunması gereken küçük çocuk.
- Çok nazlı, el bebek gül bebek büyütülmüş kimse.
- "Daha süt kuzusu o, nasıl kıyılıp da vurulur ona?"
Süt kuzusu deyimine benzer deyimler
"Adam azmanı" deyimi ve açıklaması
- Doğal ölçülerin çok üstünde gelişmiş, çok iri, iriyarı kimse.
[
Adam azmanı]
"Ağzı süt kokmak" deyimi ve açıklaması
- Çok genç ve deneyimsiz olmak.
- Çok genç, toy ve tecrübesiz olmak.
- "Şu ağzı süt kokan mı yarışacak benimle."
[
Ağzı süt kokmak]
"Akıl defteri" deyimi ve açıklaması
- Akla gelen şeylerin unutulmaması için kısaca yazıldığı küçük defter.
- Hatırlanıp yapılması gereken şeylerin yazıldığı küçük defter, muhtıra defteri, ajanda.
[
Akıl defteri]
"Aklı başından gitmek" deyimi ve açıklaması
- Bayılmak.
- Çok sevinçten ya da çok korkudan ne yapacağını şaşırmak.
- Çok korkudan veya çok sevinçten ne yapacağını şaşırmak.
- Kafası çok yorulmuş olduğundan iyi düşünememek.
- "Annemi öyle evin ortasında baygın görünce aklım başımdan gitti."
[
Aklı başından gitmek]
"Bir damla" deyimi ve açıklaması
- Çok az, pek az (sıvı şeyler için söylenir).
- Çok küçük (çocuklar için söylenir).
- "Bir damla su kaldı, ne yapacağız su gelmezse."
[
Bir damla]
"Burnu Kaf dağında (olmak)" deyimi ve açıklaması
- Çok fazla kibirli, herkese yukarıdan bakar (olmak).
- "İyi ki bir araba aldı, burnu Kaf dağında bir adam olup çıktı."
- Çok kibirli, herkese çok yukarıdan bakar (olmak).
- "Burnu büyümek.
- ",
- "Burnu havada."
[
Burnu Kaf dağında (olmak)]
"Burnundan kıl aldırmamak" deyimi ve açıklaması
- Oldukça huysuz olmak, kendisine hiç söz söyletmemek, kendisinin eleştirilmesine fırsat tanımamak, en küçük yergiye tahammül göstermemek.
- "Amma da burnundan kıl aldırmaz bir adammışsın; söylesene, nasıl konuşacağız seninle?"
- Davranışlarına karşı hiç söz söyletmemek, en küçük bir eleştiriye ya da itiraza sinirlenip köpürecek kadar huysuz olmak.
[
Burnundan kıl aldırmamak]
"Burnunda (gözünde) tütmek (Biri, bir şey)" deyimi ve açıklaması
- Çok özler, çok arar, çok ister olmak.
[
Burnunda (gözünde) tütmek (Biri, bir şey)]
"Elini sıcak sudan soğuk suya sokmamak" deyimi ve açıklaması
- Çok nazlı olmak, evde hiçbir iş yapmamak, zor işlerden kaçınmak.
- "Ne kadınmış o da, elini sıcak sudan soğuk suya soktuğunu görmedim daha!"
[
Elini sıcak sudan soğuk suya sokmamak]
"Muhallebi çocuğu" deyimi ve açıklaması
- Nazlı, el bebek gül bebek büyütülmüş, dayanıksız, narin kimse.
- "Senin gibi muhallebi çocuklarıyla iş yapamam ben."
[
Muhallebi çocuğu]
"Parmak kadar (çocuk)" deyimi ve açıklaması
- Yaşça çok küçük, pek küçük (çocuk).
- "Parmak kadar çocukla iş yapılır mı?"
[
Parmak kadar (çocuk)]
"Yağ tulumu" deyimi ve açıklaması
- Çok şişman, çok yağlı.
- "Birkaç ay sonra yağ tulumu olacak, şuna birisi söylese de çok yemese."
[
Yağ tulumu]