"Sözünde durmak" deyiminin anlamı nedir?
- Verdiği sözün gereğini yerine getirmek.
- "Demek sözünde duracaksın, iyi."
Sözünde durmak deyimine benzer deyimler
"Adam evladı" deyimi ve açıklaması
- İyi bir ailenin iyi yetiştirilmiş, görgülü, iyi eğitilmiş çocuğu.
[
Adam evladı]
"Ağız tadı" deyimi ve açıklaması
- Bir topluluk içinde dirlik düzenlik, iyi geçinme.
- Bir topluluk içindeki dirlik düzenlik, iyi geçinme durumu.
[
Ağız tadı]
"Akşam kavil, sabah savul" deyimi ve açıklaması
- Verdiği sözü çok geçmeden yadsıyan, yerine getirmeyen kişinin durumu.
[
Akşam kavil, sabah savul]
"Allah versin" deyimi ve açıklaması
- Dilenciyi savmak için
- "bekleme, sadaka vermeyeceğim" anlamında söylenir.
- İyi şey elde edenlere memnunluk bildirmek için, kimi zaman da takılma ve şaka için söylenir.
- "Allah versin, işlerin gayet iyi görünüyor.
[
Allah versin]
"Altüst etmek (olmak)" deyimi ve açıklaması
- Alt yüzünü üste çevirmek, altını üstüne getirmek.
- Karmakarışık duruma getirmek.
[
Altüst etmek (olmak)]
"At yerine eşek bağlamak" deyimi ve açıklaması
- Ayrılan değerli bir kişinin yerine değersiz birini getirmek.
[
At yerine eşek bağlamak]
"Bereket versin" deyimi ve açıklaması
- "Allah size bol kazanç versin" anlamında iyi dilek sözü.
- Çok şükür ki iyi ki (hoşnutluk anlatır).
- "Bereket versin ki ona bir şey olmamış."
[
Bereket versin]
"Beyin yıkamak" deyimi ve açıklaması
- Kişiyi kendi görüş ve düşüncelerinden ayırıp başka bir görüş ve düşünceyi benimser duruma getirmek.
- Bir insanı, kendine özgü düşünce ve dünya görüşüne yabancılaştırmak, başka yönlerde düşünür ve davranır duruma getirmek.
- "Batılılar ülke insanımızın beynini yıkamaya devam ediyorlar."
[
Beyin yıkamak]
"Biçime sokmak (Biçim vermek)" deyimi ve açıklaması
- İyi bir biçime koymak, uygun biçimli bir duruma getirmek.
[
Biçime sokmak (Biçim vermek)]
"İcabına bakmak" deyimi ve açıklaması
- Gereğini yerine getirmek.
- Yok etmek, ortadan kaldırmak.
- "O adamın icabına bakarız, merak etme sen."
[
İcabına bakmak]
"Sözünü tutmak" deyimi ve açıklaması
- Verdiği sözü yerine getirmek.
- Birinin verdiği öğüde uymak.
- "Babanın sözünü tut, zararlı çıkmazsın."
[
Sözünü tutmak]
"Yerine geçmek" deyimi ve açıklaması
- Görevden ayrılan birinin yerine geçmek.
- Bulunmayan bir nesnenin yerine kullanılabilmek.
- "Emekli olan müdürün yerine geçmek için iki müdür yardımcısı yarışa tutuştular."
[
Yerine geçmek]