"Aç doyurmak" deyiminin anlamı nedir?
- Yoksulları, açları beslemek, onlara yardım etmek.
Aç doyurmak deyimine benzer deyimler
"Arkasını sıvamak" deyimi ve açıklaması
- İltifat etmek, okşamak, övmek, birisini bu yolları kullanarak bir işe sevk etmek.
- "Arkasını sıvayarak yaptırıyorum her işi bu çocuğa."
[
Arkasını sıvamak]
"Arabı gülmek" deyimi ve açıklaması
- İşleri yolunda gitmek, şansı açılmak, şansı yardım etmek.
[
Arabı gülmek]
"Aracılık etmek" deyimi ve açıklaması
- Araya girerek bir işin olmasına yardım etmek.
[
Aracılık etmek]
"Babanın canı için" deyimi ve açıklaması
- Ölmüş olan babanın ruhunu şad etmek için (bana şu iyiliği yap).
- Birinden bir iyilik yapılması istenirken
- "bu iyiliği, ölmüş olan babanın ruhunu hoşnut etmek için yap" anlamında söylenir.
[
Babanın canı için]
"Başı darda kalmak (başı dara düşmek)" deyimi ve açıklaması
- Çok sıkıntılı, çaresiz bir durumda olmak; parasızlıktan dolayı güç bir durumda kalmak.
- "Başı darda kalan insanlara yardım etmek insanlık borcudur."
[
Başı darda kalmak (başı dara düşmek)]
"Canına okumak" deyimi ve açıklaması
- Bir kimseye büyük bir zarar vermek, kötülük etmek.
- İyi bir şeyi kötü hâle getirmek, heder etmek, harcamak.
- "Yeni aldığım oyuncağın canına okudu bir günde."
[
Canına okumak]
"Eli darda" deyimi ve açıklaması
- Geçimi için para sıkıntısı çeken.
- "Eli darda insanlara yardım etmek insanlık borcudur."
[
Eli darda]
"Elinden tutmak" deyimi ve açıklaması
- Destek olmak, ilerlemesi için yardımda bulunmak.
- Yürümesine, kalkmasına, inmesine, çıkmasına yardım etmek.
- "Hayatım boyunca elimden tutan olmadı."
[
Elinden tutmak]
"El uzatmak" deyimi ve açıklaması
- Birine yardım etmek.
- Dokunmaya, almaya çalışmak.
- "O bizim bir yakınımız, ona elimizi uzatmalıyız hemen."
[
El uzatmak]
"Ensesinde boza pişirmek" deyimi ve açıklaması
- Sıkıştırıp tedirgin etmek, eziyet etmek.
- "İşlerin yavaş gittiğini gören patron işçilerin ensesinde boza pişirmeye başladı."
[
Ensesinde boza pişirmek]
"Fukara babası" deyimi ve açıklaması
- Yoksulları koruyup gözeten, onlara yardım elini uzatan, elden geldiğince yardım etmeyi seven kimse.
[
Fukara babası]
"Hoş beş etmek" deyimi ve açıklaması
- Şundan bundan konuşarak sohbet etmek.
- "O iki ihtiyar kadın hoş beş etmek için yaratılmışlar sanki."
[
Hoş beş etmek]