"Ahkâm çıkarmak" deyiminin anlamı nedir?
- Kendi düşüncelerine dayanarak birtakım yargılara varmak.
- "Devletler ancak kuvvetli ordu ile ayakta dururlar diye ahkâm çıkardı."
Ahkâm çıkarmak deyimine benzer deyimler
"Ağzını açıp gözünü yummak" deyimi ve açıklaması
- Öfke ile ağzına gelen bütün ağır sözleri söylemek.
- Kızgınlık ile sonunu düşünmeden ağzına gelen kötü sözleri söylemek, karşısındakine hakaret etmek.
- "Eve geç gelen kızına ağzını açıp gözünü yumdu."
[
Ağzını açıp gözünü yummak]
"Aramakla bulunmaz (ele geçmez)" deyimi ve açıklaması
- Çok değerli bir şey; ancak rastlantı ile ele geçer.
[
Aramakla bulunmaz (ele geçmez)]
"Ayağı ile gelmek" deyimi ve açıklaması
- Kendi isteği ile gelmek.
- Çok fazla emek sarf edilmeden elde edilmek.
- "Adam ayağı ile geldi dayak yemeye."
[
Ayağı ile gelmek]
"Ayak üstü (üzeri)" deyimi ve açıklaması
- Kısa süre içinde, acele olarak.
- Ayakta durarak, ayakta dikilerek.
- "Gel de şu büfede ayak üstü atıştıralım biraz."
[
Ayak üstü (üzeri)]
"Ayranım budur, yarısı sudur" deyimi ve açıklaması
- Size güzel bir şey sunamıyorum; ama elimden ancak bu kadarı geliyor.
- Bu işi yarım yamalak yapıyorum; ama elimden ancak bu kadarı geliyor.
[
Ayranım budur, yarısı sudur]
"Başına belâyı satın almak" deyimi ve açıklaması
- Sıkıntı, üzüntü ve tedirginlik verici olduğunu sonradan anladığı bir işe kendi isteği ile girmiş bulunmak.
- "Nereden girdim bu inşaat işine, durup dururken başıma belâyı satın aldım."
[
Başına belâyı satın almak]
"Başının çaresine bakmak" deyimi ve açıklaması
- Kimsenin yardımı olmayacağı anlaşıldığından içinde bulunduğu güç durumdan kurtulma yolunu kendisi aramak.
- Kimsenin yardımı olmadan kendi işini kendi yapmak, kendini zor durumdan kurtarmak.
- "Benden sana fayda yok, başının çaresine baksan iyi olacak."
[
Başının çaresine bakmak]
"Canı gitmek" deyimi ve açıklaması
- Önem ve değer verdiği, beğendiği bir şeye zarar gelecek diye çok korkmak, kaygılanmak.
- "Araba çizilecek diye canı gidiyor."
[
Canı gitmek]
"Can pazarı" deyimi ve açıklaması
- Herkesin kendi canının kaygısına düştüğü ve kendi canını kurtarmaya çalıştığı tehlikeli bir durum, yer.
- "Ortalık toz dumandı; haykırışlar, inlemeler ortalığı çınlatıyordu; insanlar can pazarının tam ortasındaydılar."
[
Can pazarı]
"Haddini bilmek" deyimi ve açıklaması
- Kendi değer ve yeteneğini bilmek, üstün görmemek, kendi yapabileceği şeylerin ötesine geçmemek.
- "Merak etme sen, o haddini bilen bir çocuktur."
[
Haddini bilmek]
"Hayatını kazanmak" deyimi ve açıklaması
- Çalışıp elde ettiği para ile geçimini sağlamak.
- "Ben iyi ya da kötü hayatımı kazanıyorum, sen kendi işine bak."
[
Hayatını kazanmak]
"Kendi göbeğini kendi kesmek" deyimi ve açıklaması
- İstediği yardım gelmeyince kendi işini kendi yapmak durumunda kalmak.
- "O her zaman kendi göbeğini kendisi kesmiş, kimseden yardım beklememiştir."
[
Kendi göbeğini kendi kesmek]