"Saçını başını yolmak" deyiminin anlamı nedir?
- Birini çok fazla dövüp hırpalamak.
- Çok üzülmek, üzüntüsünden dövünmek.
- "Sinirinden saçını başını yolmaya başladı."
Saçını başını yolmak deyimine benzer deyimler
"Aklı başından gitmek" deyimi ve açıklaması
- Bayılmak.
- Çok sevinçten ya da çok korkudan ne yapacağını şaşırmak.
- Çok korkudan veya çok sevinçten ne yapacağını şaşırmak.
- Kafası çok yorulmuş olduğundan iyi düşünememek.
- "Annemi öyle evin ortasında baygın görünce aklım başımdan gitti."
[
Aklı başından gitmek]
"Başında değirmen çevirmek" deyimi ve açıklaması
- Çok gürültü yaparak, çok söyleyerek bir kimsenin başını döndürmek, bir kimseyi rahatsız etmek.
- "Tepesinde havan dövmek."
[
Başında değirmen çevirmek]
"Burnu Kaf dağında (olmak)" deyimi ve açıklaması
- Çok fazla kibirli, herkese yukarıdan bakar (olmak).
- "İyi ki bir araba aldı, burnu Kaf dağında bir adam olup çıktı."
- Çok kibirli, herkese çok yukarıdan bakar (olmak).
- "Burnu büyümek.
- ",
- "Burnu havada."
[
Burnu Kaf dağında (olmak)]
"Burnunda (gözünde) tütmek (Biri, bir şey)" deyimi ve açıklaması
- Çok özler, çok arar, çok ister olmak.
[
Burnunda (gözünde) tütmek (Biri, bir şey)]
"Burnunun direği sızlamak" deyimi ve açıklaması
- Çok acı duymak (maddî).
- Çok üzülmek.
- "Soğuktan burnumun direği sızladı."
[
Burnunun direği sızlamak]
"Davul çalsan işitmez" deyimi ve açıklaması
- Çok fazla duyma sorunu var.
- Uykusu çok ağır.
- Kendini verdiği işin dışındaki hiçbir şeyle ilgilenmez.
[
Davul çalsan işitmez]
"İçi titremek" deyimi ve açıklaması
- Çok üşümek.
- Çok istek duymak.
- Bir zarar gelecek korkusu içinde bulunmak.
- "Hava iyice soğudu, içim titremeye başladı, haydi içeri girelim."
[
İçi titremek]
"İçi yanmak" deyimi ve açıklaması
- Çok susamak.
- Büyük bir acı sebebiyle çok fazla üzülmek.
- "Sanki yalnız onun içi yanıyordu."
[
İçi yanmak]
"Kırk dereden su getirmek" deyimi ve açıklaması
- Birini kandırmak için çok dolambaçlı gerekçeler ileri sürmek, ikna edebilmek için çok uğraşmak.
- "Ne inatçı adammış, bir evet demek için kırk dereden su getirtti bana."
[
Kırk dereden su getirmek]
"Tıka basa yemek" deyimi ve açıklaması
- Haddinden fazla yemek, çok yemek, mideyi rahatsız edecek kadar çok yemek.
- "Doymaz çocuk, tıka basa doldurdu karnını."
[
Tıka basa yemek]
"Yağ tulumu" deyimi ve açıklaması
- Çok şişman, çok yağlı.
- "Birkaç ay sonra yağ tulumu olacak, şuna birisi söylese de çok yemese."
[
Yağ tulumu]
"Yüreği ezilmek" deyimi ve açıklaması
- Üzülmek, çok acı duymak.
- Çok acıkmış olmak.
- "İçim eziliyor, bir şeyler yemeliyim."
[
Yüreği ezilmek]