"Renkten renge girmek" deyiminin anlamı nedir?
- Heyecan, korku ve utanmadan dolayı yüzünün rengi değişmek, sıkılmak.
Renkten renge girmek deyimine benzer deyimler
"Ahret kardeşi" deyimi ve açıklaması
- İnanç ve ibadette birbirlerinden ayrılmayan ve bu kardeşliği ahirette de sürdüreceklerini düşünen kadınlar.
- Dünya ve ahiret işlerinde birbirlerinden ayrılmayan kimseler; kan bağı olmaksızın manevî olarak kurulan kardeşlik.
[
Ahret kardeşi]
"Beyin yıkamak" deyimi ve açıklaması
- Kişiyi kendi görüş ve düşüncelerinden ayırıp başka bir görüş ve düşünceyi benimser duruma getirmek.
- Bir insanı, kendine özgü düşünce ve dünya görüşüne yabancılaştırmak, başka yönlerde düşünür ve davranır duruma getirmek.
- "Batılılar ülke insanımızın beynini yıkamaya devam ediyorlar."
[
Beyin yıkamak]
"Canlı yayın" deyimi ve açıklaması
- Kişilerin ses ve davranışlarını o anda ve doğrudan doğruya veren radyo ve televizyon yayını.
- "Parti temsilcileri bu akşam televizyonda canlı yayında tartışacaklar."
[
Canlı yayın]
"Ecel teri dökmek" deyimi ve açıklaması
- Çok korkmak, heyecan içinde bulunup terlemek, korku ve bunalım içinde olmak.
- "Köprüden geçerken ecel terleri döktüler."
[
Ecel teri dökmek]
"Eli ayağı buz kesilmek" deyimi ve açıklaması
- Korku, heyecan ve üzüntüden ne yapacağını bilemez duruma gelmek, donup kalmak.
- Çok üşümek.
- "Haydi elimiz ayağımız buz kesmeden girelim içeri."
[
Eli ayağı buz kesilmek]
"Eteği ayağına dolaşmak" deyimi ve açıklaması
- Telâş, korku ve heyecandan yürüyüşünü ve yapacağı işi şaşırmak.
[
Eteği ayağına dolaşmak]
"Eyüp sabrı" deyimi ve açıklaması
- Peygamberlerden Hz. Eyyub` un başına gelen hastalığa sabredip, bundan dolayı şikâyet etmemesi; güçlük ve üzüntülere, hastalığa karşı sabretmesinden hareketle, en ağır ve sürekli üzüntülerden bile yakınmayanın büyük ve uzun sabrını anlatmak için kullanılır.
[
Eyüp sabrı]
"Kızarıp bozarmak" deyimi ve açıklaması
- Utanarak renkten renge girmek, kimi duyguların etkisiyle yüzünün rengi değişmek.
- "Pot kırdığını anlayınca ne yapacağını şaşırdı, kızarıp bozaran yüzünü kapatmaya çalıştı."
[
Kızarıp bozarmak]
"Kül kesilmek" deyimi ve açıklaması
- Heyecan ve korkudan yüzünün rengi atmak, solmak.
- "Katili karşısında görünce yüzü kül kesildi."
[
Kül kesilmek]
"Lafını (sözünü) bilmek" deyimi ve açıklaması
- Tutarlı ve mantıklı konuşmak, sakıncalı olmayan ve birini kırmayan sözler söylemek, saygılı ve yerinde konuşmak.
- "O daima lafını bilir bir insan olmuştur."
[
Lafını (sözünü) bilmek]
"Nevri dönmek" deyimi ve açıklaması
- Çok öfkelenmek, sinirlenip kızmak ve bu sebeple rengi değişmek.
- "Saygısızca konuşmaya başlayınca nevri döndü, öfkeyle elini kaldırdı."
[
Nevri dönmek]
"Rengi atmak" deyimi ve açıklaması
- Solmak.
- Korku, heyecan sebebiyle benzi sararmak.
- "Kumaşın rengi bir yıkamadan sonra attı."
[
Rengi atmak]