"Aile planlaması" deyiminin anlamı nedir?
- Çocuklu ailenin artık çocuk istememesi ve çocuksuz ailenin çocuk edinmek istemesi durumunda uygulanacak yöntemleri düzenleme siyasası.
Aile planlaması deyimine benzer deyimler
"Ahret kardeşi" deyimi ve açıklaması
- İnanç ve ibadette birbirlerinden ayrılmayan ve bu kardeşliği ahirette de sürdüreceklerini düşünen kadınlar.
- Dünya ve ahiret işlerinde birbirlerinden ayrılmayan kimseler; kan bağı olmaksızın manevî olarak kurulan kardeşlik.
[
Ahret kardeşi]
"Akıllı uslu" deyimi ve açıklaması
- Dengeli, yaramazlık etmeyen, ölçüsüz ve taşkın davranışlarda bulunmayan.
- "Senin çocuk pek akıllı uslu görünüyor."
[
Akıllı uslu]
"Ak pak" deyimi ve açıklaması
- Tertemiz.
- Saçı sakalı ağarmış.
- Alımlı ve beyaz tenli.
- "Ne kadar da ak pak bir çocuk."
[
Ak pak]
"Anası sarmısak babası soğan" deyimi ve açıklaması
- Görgüsüz ve bayağı bir ailenin çocuğu.
[
Anası sarmısak babası soğan]
"Ayağını çekmek" deyimi ve açıklaması
- Daha önce gittiği yere artık uğramaz olmak, ilişkiyi ve ilgiyi kesmek.
- "Artık onlardan elimi ayağımı çektim."
[
Ayağını çekmek]
"Başıboş bırakmak" deyimi ve açıklaması
- Bir kimsenin üzerindeki denetimi ve gözetimi kaldırmak, kendi bildiğine bırakmak.
- "Çocuk dediğin başı boş bırakılmaya gelmez."
[
Başıboş bırakmak]
"Başına buyruk" deyimi ve açıklaması
- Dilediğini izin almaksızın yapan, istediği gibi davranan.
- "Sizin çocuk da amma başına buyruk bir çocuk olmuş."
[
Başına buyruk]
"Başında kavak yeli esmek" deyimi ve açıklaması
- Sorumluluk duygusundan uzak, zevk ve eğlence peşinde koşmak (genç için).
- Gerçekleşmeyecek şeyler düşünerek vakit geçirmek.
- "Bu çocuk da büyümedi bir türlü, hâlâ başında kavak yelleri esiyor."
[
Başında kavak yeli esmek]
"Beyin yıkamak" deyimi ve açıklaması
- Kişiyi kendi görüş ve düşüncelerinden ayırıp başka bir görüş ve düşünceyi benimser duruma getirmek.
- Bir insanı, kendine özgü düşünce ve dünya görüşüne yabancılaştırmak, başka yönlerde düşünür ve davranır duruma getirmek.
- "Batılılar ülke insanımızın beynini yıkamaya devam ediyorlar."
[
Beyin yıkamak]
"Canlı yayın" deyimi ve açıklaması
- Kişilerin ses ve davranışlarını o anda ve doğrudan doğruya veren radyo ve televizyon yayını.
- "Parti temsilcileri bu akşam televizyonda canlı yayında tartışacaklar."
[
Canlı yayın]
"Çoluk çocuk elinde kalmak" deyimi ve açıklaması
- Genç, tecrübesiz, çocuk denecek kişilerin yönetimi altında yaşar durumda olmak.
- "Ülke çoluk çocuk elinde mi kalacak? Allah korusun!"
[
Çoluk çocuk elinde kalmak]
"Eyüp sabrı" deyimi ve açıklaması
- Peygamberlerden Hz. Eyyub` un başına gelen hastalığa sabredip, bundan dolayı şikâyet etmemesi; güçlük ve üzüntülere, hastalığa karşı sabretmesinden hareketle, en ağır ve sürekli üzüntülerden bile yakınmayanın büyük ve uzun sabrını anlatmak için kullanılır.
[
Eyüp sabrı]