"İcabına bakmak" deyiminin anlamı nedir?
- Gereğini yerine getirmek.
- Yok etmek, ortadan kaldırmak.
- "O adamın icabına bakarız, merak etme sen."
İcabına bakmak deyimine benzer deyimler
"Ayağını kesmek (Bir yerden)" deyimi ve açıklaması
- Bir yere gitmez, uğramaz olmak.
- Birini bir yere artık uğramaz duruma getirmek.
- "Öyle korkutun ki o adamın ayağı kesilsin bu meyhaneden?"
[
Ayağını kesmek (Bir yerden)]
"Başa çıkmak" deyimi ve açıklaması
- Gücünün üstünlüğünü kanıtlamak, bir şeye gücü yetmek.
- "Onunla başa çıkabilirim, merak etme sen."
[
Başa çıkmak]
"Bindiği dalı kesmek" deyimi ve açıklaması
- Kendisi için gerekli ve yararlı olan şeyi kendi eliyle yok etmek.
- "Geçimini sağladığın o tarlayı sakın satma, yoksa bindiğin dalı kesmiş olursun."
[
Bindiği dalı kesmek]
"Canına okumak" deyimi ve açıklaması
- Bir kimseye büyük bir zarar vermek, kötülük etmek.
- İyi bir şeyi kötü hâle getirmek, heder etmek, harcamak.
- "Yeni aldığım oyuncağın canına okudu bir günde."
[
Canına okumak]
"Ekmeğine yağ sürmek" deyimi ve açıklaması
- Birinin yararına göre eylemde bulunmak, istemese de birinin işine yarayacak biçimde hareket etmek.
- "O işi bana vermemekle yabancıların ekmeğine yağ sürdün sen."
[
Ekmeğine yağ sürmek]
"Fol yok yumurta yok" deyimi ve açıklaması
- Ortada (bir konu ile ilgili) hiçbir belirti olmadığı hâlde varmış gibi bir kuşkuya düşmek.
- "Henüz ortada fol yok yumurta yok, sen adama para ödemeye kalkışıyorsun."
[
Fol yok yumurta yok]
"Haddini bilmek" deyimi ve açıklaması
- Kendi değer ve yeteneğini bilmek, üstün görmemek, kendi yapabileceği şeylerin ötesine geçmemek.
- "Merak etme sen, o haddini bilen bir çocuktur."
[
Haddini bilmek]
"Hesabını görmek" deyimi ve açıklaması
- Alacağını ödeyip ilişkisini kesmek.
- Cezalandırmak, vücudunu ortadan kaldırmak ya da öldürmek.
- "Çabuk şu adamın hesabını görün!"
[
Hesabını görmek]
"Hoş beş etmek" deyimi ve açıklaması
- Şundan bundan konuşarak sohbet etmek.
- "O iki ihtiyar kadın hoş beş etmek için yaratılmışlar sanki."
[
Hoş beş etmek]
"İş yok" deyimi ve açıklaması
- O şeyde yarar yok, faydası olmaz.
- "O arabada hiç iş yok, almaya değmez."
[
İş yok]
"Köküne kibrit suyu dökmek" deyimi ve açıklaması
- Bir daha belirmeyecek, ortaya çıkmayacak biçimde yok etmek, ortadan kaldırmak.
[
Köküne kibrit suyu dökmek]
"Üstüne bir bardak (soğuk) su içmek" deyimi ve açıklaması
- O işten umudunu kesmek, o işin olacağına inanmamak, parasını ya da malını almaktan vazgeçmek.
- "Verecek mi? Sen o paranın üstüne bir bardak soğuk su iç!"
[
Üstüne bir bardak (soğuk) su içmek]