"Hayır işlemek" deyiminin anlamı nedir?
- Dine ve insanlığa uygun, iyi davranışlarda bulunmak.
- "Hayır işle ki öbür dünyada kurtuluşa eresin."
Hayır işlemek deyimine benzer deyimler
"Adam evladı" deyimi ve açıklaması
- İyi bir ailenin iyi yetiştirilmiş, görgülü, iyi eğitilmiş çocuğu.
[
Adam evladı]
"Ağzının içine bakmak" deyimi ve açıklaması
- Birinin söylediklerini zevkle ve dikkatle dinlemek, bu sözlere uymak.
- Konuşan bir kimseyi seve seve ve dikkatlice dinlemek.
- "Konuşması onları öyle sarmıştı ki ağzının içine bakıyorlardı."
[
Ağzının içine bakmak]
"Ahret kardeşi" deyimi ve açıklaması
- İnanç ve ibadette birbirlerinden ayrılmayan ve bu kardeşliği ahirette de sürdüreceklerini düşünen kadınlar.
- Dünya ve ahiret işlerinde birbirlerinden ayrılmayan kimseler; kan bağı olmaksızın manevî olarak kurulan kardeşlik.
[
Ahret kardeşi]
"Ahrette on parmağı yakasında olmak" deyimi ve açıklaması
- Ödevini yapamadığından kendisine karşı sorumlu olan kimseden öbür dünyada hesap sormak.
- Haksızlığa uğrayışını bu dünyada önleyip hakkını alamayanın, öte dünyada (ahirette) kendisine sorumlu olan kimseden davacı olması.
- "Hakkımı vermedin ama ahirette on parmağım yakanda olacaktır."
[
Ahrette on parmağı yakasında olmak]
"Al giymedim ki alınayım" deyimi ve açıklaması
- Bu işle bir ilgim yok ki onun için söylenenlerden kuşkulanayım.
- "Çiğ yemedim ki karnım ağrısın."
[
Al giymedim ki alınayım]
"Allah versin" deyimi ve açıklaması
- Dilenciyi savmak için
- "bekleme, sadaka vermeyeceğim" anlamında söylenir.
- İyi şey elde edenlere memnunluk bildirmek için, kimi zaman da takılma ve şaka için söylenir.
- "Allah versin, işlerin gayet iyi görünüyor.
[
Allah versin]
"Bereket versin" deyimi ve açıklaması
- "Allah size bol kazanç versin" anlamında iyi dilek sözü.
- Çok şükür ki iyi ki (hoşnutluk anlatır).
- "Bereket versin ki ona bir şey olmamış."
[
Bereket versin]
"Beyin yıkamak" deyimi ve açıklaması
- Kişiyi kendi görüş ve düşüncelerinden ayırıp başka bir görüş ve düşünceyi benimser duruma getirmek.
- Bir insanı, kendine özgü düşünce ve dünya görüşüne yabancılaştırmak, başka yönlerde düşünür ve davranır duruma getirmek.
- "Batılılar ülke insanımızın beynini yıkamaya devam ediyorlar."
[
Beyin yıkamak]
"Boy ölçüşmek" deyimi ve açıklaması
- Durumu iyi olan birisinden kendisinin daha geri olmadığını gösterecek davranışlarda bulunmak.
[
Boy ölçüşmek]
"Çiğlik etmek" deyimi ve açıklaması
- İnsana yakışmayan; olgunluğa, yaşa uygun düşmeyen yersiz ve kaba davranışlarda bulunmak.
- "Bir çiğlik edip de toplantıyı berbat edecek diye ödüm kopuyor."
- Kendisinden iyi bir şey yapması beklenirken ters, yersiz, yakışıksız bir davranışta bulunmak.
[
Çiğlik etmek]
"İmana gelmek" deyimi ve açıklaması
- Hak dini olan İslâm`ı kabul etmek.
- En sonunda doğruyu söylemek.
- Önceden kabul etmediği şeyi sonradan kabul edip uymak.
- "İmana gel, tövbe et ki öbür dünyada mutluluğa eresin."
[
İmana gelmek]
"Zülfüyâra dokunmak" deyimi ve açıklaması
- İşle ilgili olanı, hatırlı ve güçlü kimseyi veya yüksek bir makamı kimi söz ve davranışlarla gücendirmek, darılmasına yol açmak.
- "Hayır geri duramam, zülfüyâra dokunsa da söyleyeceğim."
[
Zülfüyâra dokunmak]