"Harfi harfine" deyiminin anlamı nedir?
- Tastamam, uygun, tıpatıp, gerçekte olduğu gibi.
- "Söylediklerimi harfi harfine yerine getirdin mi?"
Harfi harfine deyimine benzer deyimler
"Aklı almamak" deyimi ve açıklaması
- Akla uygun gelmemek, inanılacak gibi olmamak.
- Anlamamak.
- "Şu işleri bir türlü aklım almıyor.
[
Aklı almamak]
"Aklını peynir ekmekle yemek" deyimi ve açıklaması
- Akılsızca, şaşkınca, delice işler yapmak.
- "Misafirliğe böyle gidilir mi? Sen aklını peynir ekmekle mi yedin?"
[
Aklını peynir ekmekle yemek]
"Aklı yatmak" deyimi ve açıklaması
- Uygun olduğu sonucuna varmak.
[
Aklı yatmak]
"Ana(sı) usta (ekmeği) yufka yapar, çocuk(lar) usta çift çift kapar" deyimi ve açıklaması
- Başkasına bir şeyler vermesi gereken kişi, az az verip sayıyı çoğaltarak çok şey veriyormuş gibi görünmek istiyor. Ama alan da bunlardan birkaçını birleştirip tek yerine koyarak aldanmadığını gösteriyor.
[
Ana(sı) usta (ekmeği) yufka yapar, çocuk(lar) usta çift çift kapar]
"Aslı çıkmak" deyimi ve açıklaması
- Doğru olduğu, gerçek olduğu anlaşılmak, ortaya çıkmak.
[
Aslı çıkmak]
"At oynatmak" deyimi ve açıklaması
- Ata hüner göstermek.
- Bildiği ve istediği gibi davranmak.
- Belli bir alanda üstünlük kurmak.
- "Meydan adamlara kaldı, istedikleri gibi at oynatıyorlar."
[
At oynatmak]
"Ayağının türabı olmak (Bir ötekinin)" deyimi ve açıklaması
- Biri ötekine köle gibi hizmet eder, her emrini yerine getirir durumda olmak.
[
Ayağının türabı olmak (Bir ötekinin)]
"Bel vermek" deyimi ve açıklaması
- (Dik şeylerin) dışarıya doğru, (yatay şeylerin de) aşağıya doğru kamburlaşmak.
- "Yeni ördüğümüz duvar bel verdi."
- Duvar gibi dikey şeylerin ortası kamburlaşmak.
- Tavan direği gibi yatay şeylerin ortası aşağı sarkmak.
[
Bel vermek]
"Beyninden vurulmuşa dönmek" deyimi ve açıklaması
- Çok üzücü bir haberle aşırı sarsıntıya uğrayıp düşünme yeteneğini yitirir gibi olmak.
- Umulmadık, beklenmedik bir olay karşısında şaşkınlığa düşmek, düşünce yeteneğini yitirir gibi olmak.
- "Adamı karşısında görünce beyninden vurulmuşa döndü."
[
Beyninden vurulmuşa dönmek]
"Cadı kazanı" deyimi ve açıklaması
- Fesadın ve dedikodunun çok olduğu, herkesin birbirine düştüğü, türlü düşmanlıkların kaynaştığı, hile ve düzenlerin kurulduğu yer.
- "Mahalle bir anda cadı kazanı gibi kaynamaya başladı."
[
Cadı kazanı]
"Hem suçlu hem güçlü" deyimi ve açıklaması
- Gerçekte kendisi suçlu olduğu hâlde suç işlememiş gibi davranan ve karşısındakini suçlamaya çalışan kimse.
[
Hem suçlu hem güçlü]
"Yerine geçmek" deyimi ve açıklaması
- Görevden ayrılan birinin yerine geçmek.
- Bulunmayan bir nesnenin yerine kullanılabilmek.
- "Emekli olan müdürün yerine geçmek için iki müdür yardımcısı yarışa tutuştular."
[
Yerine geçmek]