"Gün görmek" deyiminin anlamı nedir?
- Bolluk, mutluluk, esenlik içinde huzurlu günler geçirmek.
- "Kaygılanma evlâdım, daha çok günler göreceksin inşallah."
Gün görmek deyimine benzer deyimler
"Acısı içine çökmek" deyimi ve açıklaması
- Bir şey için çok derin bir üzüntü duymak, bir şeyin acısını çok içinde duyumsamak.
[
Acısı içine çökmek]
"Aklı başından gitmek" deyimi ve açıklaması
- Bayılmak.
- Çok sevinçten ya da çok korkudan ne yapacağını şaşırmak.
- Çok korkudan veya çok sevinçten ne yapacağını şaşırmak.
- Kafası çok yorulmuş olduğundan iyi düşünememek.
- "Annemi öyle evin ortasında baygın görünce aklım başımdan gitti."
[
Aklı başından gitmek]
"Aklı çıkmak" deyimi ve açıklaması
- Titizlikle üzerinde durmak, çok korku geçirmek, çok korkmak.
- "Elbisem yırtılacak diye aklı çıkıyor."
[
Aklı çıkmak]
"Bal gibi" deyimi ve açıklaması
- Çok tatlı.
- Çok iyi, adamakıllı, pekâlâ.
- "Bal gibi iş, daha ne duruyorsun?"
[
Bal gibi]
"Bir eli yağda, bir eli balda (olmak)" deyimi ve açıklaması
- Bolluk, varlık, rahat ve huzur içinde olmak.
- "Bir eli yağda, bir eli balda, daha ne istiyor ki?"
[
Bir eli yağda, bir eli balda (olmak)]
"Bir hâl olmak" deyimi ve açıklaması
- Bir şeyi çok yapa yapa usanmak, yorulmak, fenalık gelmek, bezmek.
- Daha önce görülmeyen davranışlar içinde olmak, huyu değişmek.
- Kazaya uğramış olmak.
- "Gecikti, başına bir hâl mi geldi acaba?"
[
Bir hâl olmak]
"Burnu Kaf dağında (olmak)" deyimi ve açıklaması
- Çok fazla kibirli, herkese yukarıdan bakar (olmak).
- "İyi ki bir araba aldı, burnu Kaf dağında bir adam olup çıktı."
- Çok kibirli, herkese çok yukarıdan bakar (olmak).
- "Burnu büyümek.
- ",
- "Burnu havada."
[
Burnu Kaf dağında (olmak)]
"Burnunda (gözünde) tütmek (Biri, bir şey)" deyimi ve açıklaması
- Çok özler, çok arar, çok ister olmak.
[
Burnunda (gözünde) tütmek (Biri, bir şey)]
"Dumanı üstünde" deyimi ve açıklaması
- Çok taze (sebze ve meyve için).
- Çok yeni, üzerinden zaman geçmemiş.
- "Şu elmalara bak, daha dumanı üstünde bunların."
[
Dumanı üstünde]
"Ecel teri dökmek" deyimi ve açıklaması
- Çok korkmak, heyecan içinde bulunup terlemek, korku ve bunalım içinde olmak.
- "Köprüden geçerken ecel terleri döktüler."
[
Ecel teri dökmek]
"Elden geçirmek" deyimi ve açıklaması
- Eksiklikleri düzeltmek, onarmak; denetlemek için pek çok şeyi ele alıp yoklamak, gözden geçirmek.
- "Yaptığın işi bir daha elden geçir."
[
Elden geçirmek]
"Ne günlere kaldık!" deyimi ve açıklaması
- "Eskiden daha iyiydi, zaman değişti, düzen ve usuller başkalaştı, çok kötü günler geçiriyoruz" anlamında kullanılır.
[
Ne günlere kaldık!]