"Gözünü açmak" deyiminin anlamı nedir?
- Uyanık, dikkatli olmak.
- Birisine bilgiler vererek görüşünü genişletmek.
- "Gözünü aç, işini kimseye kaptırma."
Gözünü açmak deyimine benzer deyimler
"Aç karnına" deyimi ve açıklaması
- Hiçbir şey yemeden, mide henüz boşken, aç açına, aç olarak.
[
Aç karnına]
"Açlıktan göbeğine taş bağlamak" deyimi ve açıklaması
- Aç ve çaresiz bir durumda olmak.
[
Açlıktan göbeğine taş bağlamak]
"Adamına düşmek" deyimi ve açıklaması
- İyi bir rastlantıyla uzmanı olan kimseye verilmiş olmak.
[
Adamına düşmek]
"Adı batmak" deyimi ve açıklaması
- Unutulmak, adı anılmaz olmak.
- Artık adı hiç anılmaz olmak, unutulup gitmek.
[
Adı batmak]
"Ağzında (yar) yaş kalmamak" deyimi ve açıklaması
- Bir düşüncesini bir kimseye birçok kez söylemiş olmak.
[
Ağzında (yar) yaş kalmamak]
"Ağzı süt kokmak" deyimi ve açıklaması
- Çok genç ve deneyimsiz olmak.
- Çok genç, toy ve tecrübesiz olmak.
- "Şu ağzı süt kokan mı yarışacak benimle."
[
Ağzı süt kokmak]
"Aklı pusmak" deyimi ve açıklaması
- Anlayabileceği şey, dikkatinden kaçmış olmak, dalgınlıktan anlayamamış olmak.
[
Aklı pusmak]
"Ali'nin külâhını Veli`ye, Veli`nin külâhını Ali`ye giydirmek" deyimi ve açıklaması
- Kendi sermayesi olmadığı hâlde, birinden aldığını ötekine, ötekinden aldığını bir başkasına vererek işini yürütmek.
[
Ali'nin külâhını Veli`ye, Veli`nin külâhını Ali`ye giydirmek]
"Aslı faslı olmamak" deyimi ve açıklaması
- Uydurma olmak, yalan olmak, gerçek olmamak, doğru olmamak, asılsız olmak.
[
Aslı faslı olmamak]
"Dünyadan elini eteğini çekmek" deyimi ve açıklaması
- Bir kenara çekilip toplum ile ilişkisini kesmek, toplumun yaşayışına karışmaz olmak, daha çok ibadetle meşgul olmak ve dünya işleriyle ilgilenmez olmak.
- "Bizim komşu her nedense dünyadan elini eteğini çekti, görünmez oldu sanki."
[
Dünyadan elini eteğini çekmek]
"Gözünü dört açmak" deyimi ve açıklaması
- Bir hileye düşmemek, aldanmamak için çok dikkatli olmak.
- "Gözünü dört aç da kuru odun yerine yaş odun koymasınlar."
[
Gözünü dört açmak]
"Yüz göz olmak" deyimi ve açıklaması
- Senli benli olmak ve birbirinden çekineceği kalmamak, aradaki mesafe kalkmış olmak, lâubalileşmiş olmak.
- "İyice yüz göz olduk, beni artık dinlemiyorlar."
[
Yüz göz olmak]