"Ağzına bir ip ölçmek" deyiminin anlamı nedir?
	
	
	
	
	Ağzına bir ip ölçmek deyimine benzer deyimler
	
	"Ağzından yel alsın" deyimi ve açıklaması
	- Olumsuz, kötü şeylerden bahsedenlere karşı
 - "ağzını hayra aç" anlamında söylenir.
 - "Bugün kötü şeyler mi bekliyorsun? Ağzından yel alsın, o ne biçim beklenti?"
 
	[
Ağzından yel alsın]
	
	"Ağzını açıp gözünü yummak" deyimi ve açıklaması
	- Öfke ile ağzına gelen bütün ağır sözleri söylemek.
 - Kızgınlık ile sonunu düşünmeden ağzına gelen kötü sözleri söylemek, karşısındakine hakaret etmek.
 - "Eve geç gelen kızına ağzını açıp gözünü yumdu."
 
	[
Ağzını açıp gözünü yummak]
	
	"Ağzını bıçak açmamak" deyimi ve açıklaması
	- Üzüntüsünden söz söyleyecek durumda olmamak.
 - Kırgınlıktan, üzüntüden ya da herhangi bir sebepten ötürü söz söyleyecek durumda olmamak.
 - "Boşuna uğraşma, evin yanışına öyle üzülmüş ki ağzını bıçak açmıyor."
 
	[
Ağzını bıçak açmamak]
	
	"Ağzını havaya (poyraza) açmak" deyimi ve açıklaması
	- Elindeki fırsatı kaçırdıktan sonra boş yere bir şeyler elde etmeyi ummak.
 - Umduğunu elde edememek, fırsatı kaçırdıktan sonra boş yere beklemek.
 - "Evi o zaman alacaktın, artık geçti, bundan sonra ağzını havaya aç."
 
	[
Ağzını havaya (poyraza) açmak]
	
	
	"Ağzını yoklamak" deyimi ve açıklaması
	
	[
Ağzını yoklamak]
	
	"Ağzı sulanmak" deyimi ve açıklaması
	- İmrenmek.
 - Canı çekmek.
 - "Karpuzları ağzını şapırdatarak yemeye başlayınca benim de ağzım sulandı."
 
	[
Ağzı sulanmak]
	
	"Ağzını aramak" deyimi ve açıklaması
	- Karşısındakini kurnazca konuşturarak ağzından söz almak, istediğini öğrenmek.
 - "Şunun ağzını ara da bahçeyi satıp satmayacağını öğren."
 
	[
Ağzını aramak]
	
	"Ağzını kapamak" deyimi ve açıklaması
	- Susmak.
 - Çıkarının elden gideceğini düşünerek birinin konuşmasını önlemek.
 - "Ağzını kapatamazsak konuşup bizi elâleme rezil edecek."
 
	[
Ağzını kapamak]
	
	"Arayıp taramak" deyimi ve açıklaması
	- Her yeri dikkatle inceleyerek aramak.
 
	[
Arayıp taramak]
	
	
	"Arkasında dolaşmak (gezmek)" deyimi ve açıklaması
	- Bir işi sonuca bağlamak için ilgili yerlere giderek görüşme fırsatı aramak, onların yardımını sağlamak.
 
	[
Arkasında dolaşmak (gezmek)]
	
	"Ayak sürümek" deyimi ve açıklaması
	- Verilen işi yapmama yolları aramak.
 - Gönderilen yere isteği ile gitmemek, gitmeyi geciktirmek.
 
	[
Ayak sürümek]
	
	"Başının çaresine bakmak" deyimi ve açıklaması
	- Kimsenin yardımı olmayacağı anlaşıldığından içinde bulunduğu güç durumdan kurtulma yolunu kendisi aramak.
 - Kimsenin yardımı olmadan kendi işini kendi yapmak, kendini zor durumdan kurtarmak.
 - "Benden sana fayda yok, başının çaresine baksan iyi olacak."
 
	[
Başının çaresine bakmak]