"Ağzı kulağına yakın" deyiminin anlamı nedir?
- Konuşmasını bilen, dinlediklerine başkalarına eksiksiz anlatabilen.
Ağzı kulağına yakın deyimine benzer deyimler
"Adı sanı belirsiz" deyimi ve açıklaması
- Ne olduğunu, nerede olduğunu bilen yok.
[
Adı sanı belirsiz]
"Ağır başlı" deyimi ve açıklaması
- Tutum ve davranışları ölçülü, topluluk içinde davranmasını bilen, kendini yeniliklere kaptırmayan, olgun.
[
Ağır başlı]
"Ağzı cıvık" deyimi ve açıklaması
- Her işittiğini başkalarına söyleyen, ağzında bakla ıslanmayan.
[
Ağzı cıvık]
"Ağzını bağlamak" deyimi ve açıklaması
- Başvurulan yollarla bir konuda konuşmasını engellemek.
[
Ağzını bağlamak]
"Ağzını kapamak" deyimi ve açıklaması
- Susmak.
- Çıkarının elden gideceğini düşünerek birinin konuşmasını önlemek.
- "Ağzını kapatamazsak konuşup bizi elâleme rezil edecek."
[
Ağzını kapamak]
"Ayaklı kütüphane" deyimi ve açıklaması
- Çok şey okumuş, her sorulana cevap veren, çok şey bilen, okudukları aklında kalmış kimse.
- "Adam ayaklı kütüphaneydi sanki!"
[
Ayaklı kütüphane]
"Ayasofya`da dilenip Sultanahmet`te sadaka (zekât) vermek" deyimi ve açıklaması
- Kendisi başkasının yardımı ile geçinirken, gösteriş için elindekini başkalarına yardım amacıyla dağıtmak.
[
Ayasofya`da dilenip Sultanahmet`te sadaka (zekât) vermek]
"Çenesi kuvvetli" deyimi ve açıklaması
- Söylemekten yorulmayan, söylediği sözlerle kendisini dinletmesini bilen.
- "İyi hatip, acaba çenesi kuvvetli hatip midir?"
[
Çenesi kuvvetli]
"Defe (tefe) koymak" deyimi ve açıklaması
- Dedikodusunu yapmak, kınayan bir dille başkalarına anlatmak, alaya almak.
- "Sakın söyleme, yoksa bizi defe koyarlar."
[
Defe (tefe) koymak]
"Dini bütün" deyimi ve açıklaması
- Dinin emirlerini eksiksiz yerine getirmeye çalışan, inancı sağlam olan, dinine çok bağlı.
- "Her Müslüman dini bütün olmak zorundadır."
[
Dini bütün]
"Enine boyuna" deyimi ve açıklaması
- Her yönü ile, eksiksiz, bütün ihtimalleri göz önünde tutarak.
- İri yarı, gösterişli (adam).
- "Şu meseleyi enine boyuna bir kez daha düşünelim."
[
Enine boyuna]
"Eski kurt" deyimi ve açıklaması
- Tecrübeli, görmüş ve geçirmiş, mesleğini iyi bilen, hileyi ve düzeni deneyimi sayesinde hemen anlayan.
- "O da eski kurtlardandır."
[
Eski kurt]