"Elini çabuk tutmak" deyiminin anlamı nedir?
- Hızlı davranmak, acele etmek.
- "Elimizi çabuk tutup şu kömürü yağmura yakalanmadan taşıyalım."
Elini çabuk tutmak deyimine benzer deyimler
"Acele etmek" deyimi ve açıklaması
- Çabuk davranmak, ivedilenmek, ivmek.
[
Acele etmek]
"Ağırdan almak" deyimi ve açıklaması
- Gizli bir amaçla bir işten yavaş davranmak, işi savsaklamak, yapmaya gönülsüz davranmak, işi yapmak için isteksizce davranma ve gereken sürede bitirmemek.
[
Ağırdan almak]
"Aklı başına gelmek" deyimi ve açıklaması
- Zarar gördüğü işlerden uslanıp akıllıca davranmak.
- Baygınlıktan ayılmak, kendine gelmek.
- "Çabuk koşun, nihayet kendine geliyor!"
[
Aklı başına gelmek]
"Allah "yürü ya kulum" demiş" deyimi ve açıklaması
- Az zamanda çok para kazanan ve işinde çok çabuk ilerleyenler için söylenir.
- "Cenab-ı Hak bir kimseyi zengin etmek isterse ona, `yürü ya kulum` demesi yeter."
[
Allah "yürü ya kulum" demiş]
"Altı kaval, üstü şeşhane (Şişhane)" deyimi ve açıklaması
- Daha çok giyim için
- "altı, üstüne; bir parçası öbür parçasına uymaz.
- " anlamında kullanılır.
- "Çabuk çıkar şu üzerindeki altı kaval üstü şeşhane elbiseyi, yoksa rezil olacaksın el âleme."
[
Altı kaval, üstü şeşhane (Şişhane)]
"Arkasını sıvamak" deyimi ve açıklaması
- İltifat etmek, okşamak, övmek, birisini bu yolları kullanarak bir işe sevk etmek.
- "Arkasını sıvayarak yaptırıyorum her işi bu çocuğa."
[
Arkasını sıvamak]
"Ayak üstü (üzeri)" deyimi ve açıklaması
- Kısa süre içinde, acele olarak.
- Ayakta durarak, ayakta dikilerek.
- "Gel de şu büfede ayak üstü atıştıralım biraz."
[
Ayak üstü (üzeri)]
"Babanın canı için" deyimi ve açıklaması
- Ölmüş olan babanın ruhunu şad etmek için (bana şu iyiliği yap).
- Birinden bir iyilik yapılması istenirken
- "bu iyiliği, ölmüş olan babanın ruhunu hoşnut etmek için yap" anlamında söylenir.
[
Babanın canı için]
"Canına okumak" deyimi ve açıklaması
- Bir kimseye büyük bir zarar vermek, kötülük etmek.
- İyi bir şeyi kötü hâle getirmek, heder etmek, harcamak.
- "Yeni aldığım oyuncağın canına okudu bir günde."
[
Canına okumak]
"Can yakmak" deyimi ve açıklaması
- Üzmek, acı vermek.
- Zulmetmek, eziyet etmek.
- Bir kimseyi büyük zarar ve ziyana sokmak.
- "Şu hareketlerinle canımı yakıyorsun."
[
Can yakmak]
"Cüret etmek" deyimi ve açıklaması
- Ataklık etmek, yüreklilikle davranmak.
- "O, hemen herkesin yanında söz söylemeye cüret eden bir yapıya sahipti."
[
Cüret etmek]
"Çan çan etmek" deyimi ve açıklaması
- Gerekli gereksiz sürekli konuşmak, yüksek sesle devamlı gevezelik etmek.
- "Başımda ne çan çan edip duruyorsun, kes artık şu sesini."
[
Çan çan etmek]