"El altından" deyiminin anlamı nedir?
- Kimsenin haberi olmadan, gizlice.
- "Parayı el altından verdi."
El altından deyimine benzer deyimler
"Açık vermek" deyimi ve açıklaması
- Gelir gideri karşılamamak. Gizlenmek istediği bir şeyi farkında olmadan belli etmek.
[
Açık vermek]
"Adı çıkmak dokuza, inmez sekize" deyimi ve açıklaması
- Bir kimsenin adı bir kez iyi ya da bir kez kötü tanındıktan sonra, bu genel kanı kolay kolay değişmez, kişi bir konu ünlendi mi o ün sürüp gider.
[
Adı çıkmak dokuza, inmez sekize]
"Altından girip üstünden çıkmak" deyimi ve açıklaması
- Bir serveti, bir parayı, bir kaynağı gereksiz yere, düşüncesizce, sorumsuzca harcayıp kısa zamanda bitirmek.
- "Bir ayda o kadar paranın altından girip üstünden çıktı."
[
Altından girip üstünden çıkmak]
"Alttan ala" deyimi ve açıklaması
[
Alttan ala]
"Arkasını (birine) vermek" deyimi ve açıklaması
- Bir kimsenin koruyuculuğundan güç almak.
- Bir kimsenin himayesinden güç almak.
- "Arkasını kaymakama vermiş pervasızca konuşuyor, yolu burdan geçireceğim diyor."
[
Arkasını (birine) vermek]
"Başına çorap örmek" deyimi ve açıklaması
- Bir kimseye, haberi olmadan, kötü duruma sokucu davranışta bulunmak, alt etmek için gizlice plân kurmak.
- "Onun başına bir çorap örecekler diye korkuyorum."
[
Başına çorap örmek]
"Başının çaresine bakmak" deyimi ve açıklaması
- Kimsenin yardımı olmayacağı anlaşıldığından içinde bulunduğu güç durumdan kurtulma yolunu kendisi aramak.
- Kimsenin yardımı olmadan kendi işini kendi yapmak, kendini zor durumdan kurtarmak.
- "Benden sana fayda yok, başının çaresine baksan iyi olacak."
[
Başının çaresine bakmak]
"El basmak" deyimi ve açıklaması
- Yemin etmek, kutsal bir şey üzerine el koyarak ant içmek.
- "Kur`ân`a el basarım ki bu işi ben yapmadım."
[
El basmak]
"Karaborsa" deyimi ve açıklaması
- Piyasada olmayan malın gizlice, el altından yüksek fiyatla alınıp satılması.
- "Karaborsacılar toplumun kanını emiyorlar."
[
Karaborsa]
"Kara haber" deyimi ve açıklaması
- Ölüm veya felâket haberi, çok üzücü haber.
- "Fatma kadına bu kara haberi vermeye kimse yanaşmadı."
[
Kara haber]
"Parmak kaldırmak" deyimi ve açıklaması
- Olumlu oy vermek için el kaldırmak.
- Bir toplulukta söz istemek için işaret parmağını kaldırıp diğerlerini yumarak el kaldırmak.
- "Parmak kaldırarak söz istemeyi öğrenin artık!"
[
Parmak kaldırmak]
"Üstüne (yatmak) oturmak" deyimi ve açıklaması
- Hiç hakkı değilken başkasının malını kendine mal etmek.
- "Vakıf mallarının üstüne oturdu adam, nasıl yaptı, vicdanı nasıl el verdi bilmiyorum."
[
Üstüne (yatmak) oturmak]