"Deliksiz uyku" deyiminin anlamı nedir?
- Hiç uyanmadan, çok rahat, uzun süre uyunulan uyku.
- "Bu gece deliksiz bir uyku çekip yorgunluğumu atmak istiyorum."
Deliksiz uyku deyimine benzer deyimler
"Acısı içine çökmek" deyimi ve açıklaması
- Bir şey için çok derin bir üzüntü duymak, bir şeyin acısını çok içinde duyumsamak.
[
Acısı içine çökmek]
"Açıl susam açıl" deyimi ve açıklaması
- Bin bir gece masallarının baş kişisi Ali Baba’nın, Kırk Haramiler’in gömülerini saklandıkları mağaraya girmek için söyelediği bir büyülü söz olan bu deyim, bir çıkmaz, bir güçlük karşısında alay yollu kullanılır.
[
Açıl susam açıl]
"Adı çıkmak dokuza, inmez sekize" deyimi ve açıklaması
- Bir kimsenin adı bir kez iyi ya da bir kez kötü tanındıktan sonra, bu genel kanı kolay kolay değişmez, kişi bir konu ünlendi mi o ün sürüp gider.
[
Adı çıkmak dokuza, inmez sekize]
"Aklı başından gitmek" deyimi ve açıklaması
- Bayılmak.
- Çok sevinçten ya da çok korkudan ne yapacağını şaşırmak.
- Çok korkudan veya çok sevinçten ne yapacağını şaşırmak.
- Kafası çok yorulmuş olduğundan iyi düşünememek.
- "Annemi öyle evin ortasında baygın görünce aklım başımdan gitti."
[
Aklı başından gitmek]
"Başından atmak" deyimi ve açıklaması
- Gereksiz görülen bir bağlılığa, bir ilişkiye son vermemek; bir istekte bulunan kişiyi yanından uzaklaştırmak.
- Yapılması zor bir işi yapmaktan kendini kurtarmak ya da o işi bir başkasına yüklemek.
- "Kısa zamanda o işi başından atmasını becerdi."
[
Başından atmak]
"Başını ağrıtmak" deyimi ve açıklaması
- Bir yığın gereksiz sözlerle bir kimseyi sıkıp yormak.
- Bir iş, bir kimseyi rahatsız edip uğraştırmak.
- Gereksiz sözlerle birini bunaltmak.
- Bir iş için birini uğraştırmak, sıkmak.
- "Yeter artık, bu iş için başımı ağrıtıp durma."
[
Başını ağrıtmak]
"Beş aşağı beş yukarı" deyimi ve açıklaması
- Çok az fark olarak, kararlaştırılmak istenen sayıdan, ölçüden bir miktar az veya çok olarak.
- "Beş aşağı beş yukarı bir kg. çeker bu tavuk."
[
Beş aşağı beş yukarı]
"Beyni bulanmak" deyimi ve açıklaması
- Sersemlemek, rahat düşünemez olmak.
- Bir işin oluş biçiminden kötü bir şey sezinleyerak kuşkulanıp huzuru kaçmak.
- Sersemlemek, sağlıklı düşünemez olmak.
- Kötü bir şey olacağını sezinleyip huzuru kaçmak.
- "Adamların suratlarını hiç beğenmedim, beynim bulandı, haydi gidelim buradan."
[
Beyni bulanmak]
"Bir ayak önce (evvel)" deyimi ve açıklaması
- Çok çabuk, bir an önce, ivedi olarak.
- "Bu iş, bir ayak önce yapılacak bir iştir."
[
Bir ayak önce (evvel)]
"Dikiş tutturamamak" deyimi ve açıklaması
- Bir yerde, bir işte bir sebepten ötürü başarı sağlayamayıp uzun süre kalmamak.
- "Bir şeyde dikiş tutturamadı, şimdi boşta gezip duruyor."
[
Dikiş tutturamamak]
"Mola vermek" deyimi ve açıklaması
- Bir süre ara vermek; uzun süren yolculuğun, çalışmanın, yürüyüşün yorucu etkisini atmak için bir süre dinlenmek.
- "Yarım saat sonra mola verecekler, onlara mola yerinde yetişebiliriz."
[
Mola vermek]
"Uyku çekmek" deyimi ve açıklaması
- Rahat ve huzurlu bir şekilde çok uyumak.
- "Eve gidip şöyle bir uyku çekeceğim."
[
Uyku çekmek]