"Damokles'in kılıcı" deyiminin anlamı nedir?
- Kişiyi korku ve baskı altında tutan büyük ceza tehdidi.
- "Damokles`in kılıcı gibi başımda dikilip durma öyle!"
Damokles'in kılıcı deyimine benzer deyimler
"Ağzının içine bakmak" deyimi ve açıklaması
- Birinin söylediklerini zevkle ve dikkatle dinlemek, bu sözlere uymak.
- Konuşan bir kimseyi seve seve ve dikkatlice dinlemek.
- "Konuşması onları öyle sarmıştı ki ağzının içine bakıyorlardı."
[
Ağzının içine bakmak]
"Ahret kardeşi" deyimi ve açıklaması
- İnanç ve ibadette birbirlerinden ayrılmayan ve bu kardeşliği ahirette de sürdüreceklerini düşünen kadınlar.
- Dünya ve ahiret işlerinde birbirlerinden ayrılmayan kimseler; kan bağı olmaksızın manevî olarak kurulan kardeşlik.
[
Ahret kardeşi]
"At oynatmak" deyimi ve açıklaması
- Ata hüner göstermek.
- Bildiği ve istediği gibi davranmak.
- Belli bir alanda üstünlük kurmak.
- "Meydan adamlara kaldı, istedikleri gibi at oynatıyorlar."
[
At oynatmak]
"Beyin yıkamak" deyimi ve açıklaması
- Kişiyi kendi görüş ve düşüncelerinden ayırıp başka bir görüş ve düşünceyi benimser duruma getirmek.
- Bir insanı, kendine özgü düşünce ve dünya görüşüne yabancılaştırmak, başka yönlerde düşünür ve davranır duruma getirmek.
- "Batılılar ülke insanımızın beynini yıkamaya devam ediyorlar."
[
Beyin yıkamak]
"Boyunduruk altına girmek" deyimi ve açıklaması
- Başkasının egemenliği altına girmek, tutsak olmak, emir ve baskı altında yaşamak.
- "Türk milleti için boyunduruk altına girmek, ölüm demektir."
[
Boyunduruk altına girmek]
"Buz kesilmek" deyimi ve açıklaması
- Çok üşümek, donmak.
- Buz gibi soğumak, buz durumuna gelmek.
- Endişe, korku ve üzüntü veren bir durum karşısında donakalmak.
- "Öldürdüğünü sandığı adamı karşısında görünce buz kesildi."
[
Buz kesilmek]
"Cadı kazanı" deyimi ve açıklaması
- Fesadın ve dedikodunun çok olduğu, herkesin birbirine düştüğü, türlü düşmanlıkların kaynaştığı, hile ve düzenlerin kurulduğu yer.
- "Mahalle bir anda cadı kazanı gibi kaynamaya başladı."
[
Cadı kazanı]
"Canına yandığım (yandığımın)" deyimi ve açıklaması
- Kimi zaman sevgi ve hayranlık, kimi zaman da kızgınlık ve öfke gibi duyguları anlatmak için kullanılır.
- "Canına yandığımın adamı, bizi saatlerce bekletti bu soğukta."
[
Canına yandığım (yandığımın)]
"Canlı yayın" deyimi ve açıklaması
- Kişilerin ses ve davranışlarını o anda ve doğrudan doğruya veren radyo ve televizyon yayını.
- "Parti temsilcileri bu akşam televizyonda canlı yayında tartışacaklar."
[
Canlı yayın]
"Çuval gibi" deyimi ve açıklaması
- Kaba ve seyrek, bol ve ütüsüz.
- "Pantolonun çuval gibi olmuş."
[
Çuval gibi]
"Dağları devirmek" deyimi ve açıklaması
- Çok büyük güçlüklerin altından kalkmak, ağır işleri başarmak.
- "O, dağları devirir bir adamdır."
- Güç yetmez gibi görünen büyük, ağır işler başarmak.
[
Dağları devirmek]
"Eyüp sabrı" deyimi ve açıklaması
- Peygamberlerden Hz. Eyyub` un başına gelen hastalığa sabredip, bundan dolayı şikâyet etmemesi; güçlük ve üzüntülere, hastalığa karşı sabretmesinden hareketle, en ağır ve sürekli üzüntülerden bile yakınmayanın büyük ve uzun sabrını anlatmak için kullanılır.
[
Eyüp sabrı]