"Ağız kalabalığı etmek" deyiminin anlamı nedir?
- Konu dışı, gereksiz sözler söylemek.
Ağız kalabalığı etmek deyimine benzer deyimler
"Abuk sabuk konuşmak" deyimi ve açıklaması
- Sağduyuya uymayan, düşünmeksiğzin, saçma sapan sözler söylemek.
[
Abuk sabuk konuşmak]
"Ağız kalabalığı" deyimi ve açıklaması
- Birbiri ardınca söylenen, birbirini tutmayan, konu dışı ve gereksiz sözler.
[
Ağız kalabalığı]
"Ağız kalabalığına getirmek" deyimi ve açıklaması
- Konu dışı, gereksiz sözlerle karşısındakini şaşırtarak istediği sonuca varmak.
[
Ağız kalabalığına getirmek]
"Ağzına geleni söylemek" deyimi ve açıklaması
- Ağır ve kırıcı sözler söylemek.
[
Ağzına geleni söylemek]
"Ağzından kaçırmak" deyimi ve açıklaması
- Söylemek istemediği bir şeyi, boş bulunup söyleyivermek.
- "Dikkatli ol, lafı ağzından kaçırıp da gideceğimiz yeri söyleme."
- Söylemek istemediği şeyi farkında olmadan bildirivermek.
[
Ağzından kaçırmak]
"Ağzından çıkanı (çıkan sözü) kulağı işitmemek (duymamak)" deyimi ve açıklaması
- Çok kızıp fena, ağır sözler söylemek.
[
Ağzından çıkanı (çıkan sözü) kulağı işitmemek (duymamak)]
"Ağzını açıp gözünü yummak" deyimi ve açıklaması
- Öfke ile ağzına gelen bütün ağır sözleri söylemek.
- Kızgınlık ile sonunu düşünmeden ağzına gelen kötü sözleri söylemek, karşısındakine hakaret etmek.
- "Eve geç gelen kızına ağzını açıp gözünü yumdu."
[
Ağzını açıp gözünü yummak]
"Altı alay, üstü kalay" deyimi ve açıklaması
- İçi dışı bir olmayan; dışı süslü, içi berbat.
- "Altı alay üstü kalay bir dolaba benziyor bu."
[
Altı alay, üstü kalay]
"Aptesini vermek (Birinin)" deyimi ve açıklaması
- Yaptığı kötü işten dolayı ona çok ağır sözler söylemek.
[
Aptesini vermek (Birinin)]
"Edebiyat yapmak" deyimi ve açıklaması
- Bir işe yaramayan, konuyu açıklamaya yetmeyen, gerçeği yansıtmayan süslü, parlak ve gereksiz sözler söylemek.
- "Edebiyat yapmaya amma da meraklı bir insanmış."
[
Edebiyat yapmak]
"Gazel okumak" deyimi ve açıklaması
- Gazel söylemek.
- Kandırmak ve oyalamak için boş sözler söylemek.
- "Boşuna gazel okuma, kandıramazsın beni!"
[
Gazel okumak]
"Verip veriştirmek" deyimi ve açıklaması
- Ağır sözler söylemek, ağzına ne gelirse söylemek.
- "Yüzüne karşı verip veriştirdi ama o tek kelime bile söylemedi."
[
Verip veriştirmek]