"Buz kesilmek" deyiminin anlamı nedir?
- Çok üşümek, donmak.
- Buz gibi soğumak, buz durumuna gelmek.
- Endişe, korku ve üzüntü veren bir durum karşısında donakalmak.
- "Öldürdüğünü sandığı adamı karşısında görünce buz kesildi."
Buz kesilmek deyimine benzer deyimler
"Acısı içine çökmek" deyimi ve açıklaması
- Bir şey için çok derin bir üzüntü duymak, bir şeyin acısını çok içinde duyumsamak.
[
Acısı içine çökmek]
"Açıl susam açıl" deyimi ve açıklaması
- Bin bir gece masallarının baş kişisi Ali Baba’nın, Kırk Haramiler’in gömülerini saklandıkları mağaraya girmek için söyelediği bir büyülü söz olan bu deyim, bir çıkmaz, bir güçlük karşısında alay yollu kullanılır.
[
Açıl susam açıl]
"Aklı başından gitmek" deyimi ve açıklaması
- Bayılmak.
- Çok sevinçten ya da çok korkudan ne yapacağını şaşırmak.
- Çok korkudan veya çok sevinçten ne yapacağını şaşırmak.
- Kafası çok yorulmuş olduğundan iyi düşünememek.
- "Annemi öyle evin ortasında baygın görünce aklım başımdan gitti."
[
Aklı başından gitmek]
"Başı dönmek" deyimi ve açıklaması
- Bir şey karşısında şaşırmak.
- Sıkıntı meydana getiren bir durum karşısında bunalmak.
- Dengesini yitirmek, gözleri kararmak; çevresi kararıyor, dönüyor, kayıyor duygusu içinde sarsılmak.
- "Çabuk durdur arabayı, başım dönmeye başladı."
[
Başı dönmek]
"Başından kaynar sular dökülmek" deyimi ve açıklaması
- Çok utandırıcı ya da sıkıntı verici bir durum karşısında vücudunu sıcak bir ter basmak.
[
Başından kaynar sular dökülmek]
"Başından aşağı kaynar sular dökülmek" deyimi ve açıklaması
- Çok kötü, üzücü, sıkıntı verici ya da utandırıcı bir olay karşısında vücudunu ter basmak, ürpermek.
- "Babasını karşısında görünce başından aşağı kaynar sular döküldü."
[
Başından aşağı kaynar sular dökülmek]
"Beli bükülmek" deyimi ve açıklaması
- Yaşlılık yüzünden güçsüz kalmak, bir iş yapamaz duruma gelmek.
- Üzüntü ve kederden ruhsal bir çöküntüye düşmek.
- "İflas eden şu genç adamın bir yılda beli büküldü."
[
Beli bükülmek]
"Beyninden vurulmuşa dönmek" deyimi ve açıklaması
- Çok üzücü bir haberle aşırı sarsıntıya uğrayıp düşünme yeteneğini yitirir gibi olmak.
- Umulmadık, beklenmedik bir olay karşısında şaşkınlığa düşmek, düşünce yeteneğini yitirir gibi olmak.
- "Adamı karşısında görünce beyninden vurulmuşa döndü."
[
Beyninden vurulmuşa dönmek]
"Buz tutmak" deyimi ve açıklaması
- Üstünde buz meydana gelmek, buzla kaplanmak.
- "Göl buz tuttu."
[
Buz tutmak]
"Buz üstüne yazı yazmak" deyimi ve açıklaması
- Birine etkisi olmayan sözler söylemek.
- Etkisi ve süresi çok kısa olan bir iş yapmak.
- "Evet çocuklar, beni buz üstüne yazı yazan bir adam konumuna getirmeyin!"
[
Buz üstüne yazı yazmak]
"Canı ağzına gelmek" deyimi ve açıklaması
- Çok tehlikeli bir durum karşısında, ölecekmiş gibi bir korku geçirmek.
[
Canı ağzına gelmek]
"Eli ayağı buz kesilmek" deyimi ve açıklaması
- Korku, heyecan ve üzüntüden ne yapacağını bilemez duruma gelmek, donup kalmak.
- Çok üşümek.
- "Haydi elimiz ayağımız buz kesmeden girelim içeri."
[
Eli ayağı buz kesilmek]