"Buna değdi (idi), buna değmedi (idi) diyerek" deyiminin anlamı nedir?
- Önce beğenmeyip bıraktığı şeyleri gerekseme dolayısıyla yeniden gözden geçirip daha az kötü olanlarından başlayarak seçe seçe.
Buna değdi (idi), buna değmedi (idi) diyerek deyimine benzer deyimler
"Açlıktan ölmeyecek kadar" deyimi ve açıklaması
- Pek az bir şey, gereğinden az.
[
Açlıktan ölmeyecek kadar]
"Azınlıkta kalmak" deyimi ve açıklaması
- Bir sorun üzerine oy verenler, sayıca, karşı düşünceye oy verenlerden daha az çıkmak.
- Bir oyalamada, karşı düşünceye oy verenler sayıca az çıkmak.
[
Azınlıkta kalmak]
"Az kalsın" deyimi ve açıklaması
- Az sonra, hemen hemen, olmak üzereydi ki (olacaktı, ama olmadı).
- "Nerede ise".
- Neredeyse, az daha
[
Az kalsın]
"Beterin beteri" deyimi ve açıklaması
- En kötü sanılandan daha kötü.
[
Beterin beteri]
"Burnu sürtülmek" deyimi ve açıklaması
- Ilımlı bir yol seçip gururundan vazgeçmek, sıkıntı çektikten sonra daha önce beğenmediği bir durumu kabul etmek.
- "Onun da burnunun sürtülmesine az kaldı, kısa zamanda dik başlılığı bırakacak."
[
Burnu sürtülmek]
"Bu sırım nerden, şu murdar gönden" deyimi ve açıklaması
- Kötü kişinin kötü çocuğu (ya da eğittiği kötü kişi).
[
Bu sırım nerden, şu murdar gönden]
"Cebi (eli) para görmek" deyimi ve açıklaması
- Daha önce kazancı yokken artık para kazanmaya başlamak, para sıkıntısından az çok kurtulmak.
[
Cebi (eli) para görmek]
"Gözden düşmek" deyimi ve açıklaması
- Kendisine daha önce duyulan sevgi ve ilgiyi kaybetmek.
- "Eskisi gibi top oynayamayan Ali bir senede gözden düştü."
[
Gözden düşmek]
"Gözü korkmak" deyimi ve açıklaması
- Daha önce başından geçen kötü bir denemeden sonra, birinden veya bir şeyden zarar gelebileceği endişesine kapılmak ve o işi yapmaktan çekinmek.
[
Gözü korkmak]
"Gözü yılmak" deyimi ve açıklaması
- Daha önce denediği için o durumla karşılaşmaktan korkmak, o işe girişmekten çekinmek.
- "Sebzecilik işinden gözüm yıldı, bir daha bu işe girişeceğimi sanmıyorum."
[
Gözü yılmak]
"Isıtıp ısıtıp önüne koymak" deyimi ve açıklaması
- Daha önce meydana gelmiş bir olayı ya da bir işi bir düşünceyi yeniden, sık sık tekrarlamak.
[
Isıtıp ısıtıp önüne koymak]
"Üç aşağı beş yukarı" deyimi ve açıklaması
- Az bir farkla, az fazla ya da az eksik olmak üzere, yaklaşık olarak.
- "Üç aşağı beş yukarı anlaşırız, merak etme."
[
Üç aşağı beş yukarı]