"Bir sözünü iki etmemek" deyiminin anlamı nedir?
- Birinin her istediğini hemen yerine getirmek.
- "Ah benim tatlı çocuğum, bir sözümü iki etmez, hemen yapıverir."
Bir sözünü iki etmemek deyimine benzer deyimler
"Ağzına bir parmak bal çalmak" deyimi ve açıklaması
- Amacına ulaşmak için birini tatlı sözlerle bir süre oyalamak, kandırmak; umut verip ikna ederek işini yaptırmak.
- "Öyle bir insan ki ağzına bir parmak bal çal, sonra her istediğini yaptır."
[
Ağzına bir parmak bal çalmak]
"Aşağı yukarı" deyimi ve açıklaması
- Yaklaşık olarak, hemen hemen, tam değil de tama yakın.
- "Aşağı yukarı on kilo gelir bu yük."
- Yaklaşık olarak, hemen hemen, tama yakın.
[
Aşağı yukarı]
"Başından atmak" deyimi ve açıklaması
- Gereksiz görülen bir bağlılığa, bir ilişkiye son vermemek; bir istekte bulunan kişiyi yanından uzaklaştırmak.
- Yapılması zor bir işi yapmaktan kendini kurtarmak ya da o işi bir başkasına yüklemek.
- "Kısa zamanda o işi başından atmasını becerdi."
[
Başından atmak]
"Başını ağrıtmak" deyimi ve açıklaması
- Bir yığın gereksiz sözlerle bir kimseyi sıkıp yormak.
- Bir iş, bir kimseyi rahatsız edip uğraştırmak.
- Gereksiz sözlerle birini bunaltmak.
- Bir iş için birini uğraştırmak, sıkmak.
- "Yeter artık, bu iş için başımı ağrıtıp durma."
[
Başını ağrıtmak]
"Bir dediği iki olmamak" deyimi ve açıklaması
- Her istediği hemen yapılmak, yerine getirilmek.
- "O, bir dediği iki olsun istemiyordu."
[
Bir dediği iki olmamak]
"Bir sözü iki etmemek (Birinin)" deyimi ve açıklaması
- Birinin her istediğini, yinelemesine gerek olmadan yapmak; her dediğini hemen yerine getirmek.
[
Bir sözü iki etmemek (Birinin)]
"Bir taşla iki kuş vurmak" deyimi ve açıklaması
- Bir davranışla iki veya birden çok yararlı sonuç elde etmek, bir girişimle iki iş yapmak.
- "Anladım amacını, bir taşla iki kuş vurmak."
[
Bir taşla iki kuş vurmak]
"Canına okumak" deyimi ve açıklaması
- Bir kimseye büyük bir zarar vermek, kötülük etmek.
- İyi bir şeyi kötü hâle getirmek, heder etmek, harcamak.
- "Yeni aldığım oyuncağın canına okudu bir günde."
[
Canına okumak]
"Deveye hendek atlatmak" deyimi ve açıklaması
- Birisine yapılması çok zor, hemen hemen yapamayacağı bir işi yaptırmaya çalışmak.
- "Senin yaptığın deveye hendek atlatmak, bırak şu garibin yakasını."
[
Deveye hendek atlatmak]
"Hangi taşı kaldırsan altından çıkar" deyimi ve açıklaması
- Hemen her işte parmağı vardır.
- Her işten anlar, her işe karışır ya da her işten anladığı izlenimi verir.
[
Hangi taşı kaldırsan altından çıkar]
"Işık tutmak" deyimi ve açıklaması
- Karanlık bir yeri ışıkla aydınlatmak.
- Bilgisiyle, düşüncesiyle bir konuya açıklık getirmek, tutacağı yolu göstermek.
- "Kutlu Peygamber hemen her konuda ışık tutardı çevresindeki insanlara."
[
Işık tutmak]
"Yerine geçmek" deyimi ve açıklaması
- Görevden ayrılan birinin yerine geçmek.
- Bulunmayan bir nesnenin yerine kullanılabilmek.
- "Emekli olan müdürün yerine geçmek için iki müdür yardımcısı yarışa tutuştular."
[
Yerine geçmek]