"Bin kalıba girmek" deyiminin anlamı nedir?
- Birbirine benzemeyen birçok iş, düşünce değiştirmek.
Bin kalıba girmek deyimine benzer deyimler
"Ağır iş" deyimi ve açıklaması
- Yapılması zor iş, güç iş , zahmetli iş.
[
Ağır iş]
"Akıl kârı olmamak" deyimi ve açıklaması
- Akıllı, dengeli ve ölçülü bir kişinin yapacağı iş olmamak.
- "Akıl kârımı şimdi senin yaptığın bu iş?"
[
Akıl kârı olmamak]
"Akıntıya kürek çekmek" deyimi ve açıklaması
- Olmayacak, gerçekleşmeyecek bir iş uğrunda boşuna çaba sarf etmek.
- "Desene boşuna kürek çekmişiz, olmayacak bu iş."
[
Akıntıya kürek çekmek]
"Ata et, ite ot vermek (yedirmek)" deyimi ve açıklaması
- Uygunsuz iş yapmak; birbirini tamamlayan, birbirine uyan unsurları ters kullanmak; kişilere işlerine yaramayan şeyi, ilgili olmadıkları görevi vermek.
[
Ata et, ite ot vermek (yedirmek)]
"Ayağı dolaşmak" deyimi ve açıklaması
- Yürürken herhangi bir sebepten ötürü ayakları birbirine takılmak, sendelemek.
- "Korkusundan zavallının ayakları birbirine dolaştı."
[
Ayağı dolaşmak]
"Ayağına dolaşmak" deyimi ve açıklaması
- İş yapmakta olan bir kimsenin çok yakınında, ayakları arasında gezerek onun iş yapmasını güçleştirmek.
[
Ayağına dolaşmak]
"Babana rahmet" deyimi ve açıklaması
- Yaptığın iş, söylediğin söz çok yerinde. Ben de öyle düşünüyordum.
- "Yaptığın iş, söylediğin söz çok yerinde; Allah senden razı olsun" anlamında hoşnutluk, memnunluk bildirmek için kullanılır.
[
Babana rahmet]
"Başını ağrıtmak" deyimi ve açıklaması
- Bir yığın gereksiz sözlerle bir kimseyi sıkıp yormak.
- Bir iş, bir kimseyi rahatsız edip uğraştırmak.
- Gereksiz sözlerle birini bunaltmak.
- Bir iş için birini uğraştırmak, sıkmak.
- "Yeter artık, bu iş için başımı ağrıtıp durma."
[
Başını ağrıtmak]
"Birbirine girmek" deyimi ve açıklaması
- Aralarında çıkan anlaşmazlık kavgaya dönüşmek, çarpışmak, saldırmak.
- Bir kaza sonucu araçların birbirine çarpması.
- "Su yüzünden sokak sakinleri birbirine girdi."
[
Birbirine girmek]
"Bir dalda durmamak" deyimi ve açıklaması
- Sık sık düşünce, iş ya da tutum değiştirmek.
- "Bir dalda dursaydı başına bu iş gelmeyecekti."
[
Bir dalda durmamak]
"Çorap söküğü gibi gitmek" deyimi ve açıklaması
- Başlayan bir işin birbirine bağlı diğer bölümlerinin kolaylıkla halledilmesi.
- "Hele bir başla sen, bak nasıl çorap söküğü gibi gidecek iş."
[
Çorap söküğü gibi gitmek]
"Kırk tarakta bezi bulunmak" deyimi ve açıklaması
- Birbirinden farklı birçok işle uğraşmak, birçok ilişkisi bulunmak, gizli ilişkileri olmak.
- "Ne iş yaptığı belli değil, kırk tarakta bezi var adamın.
[
Kırk tarakta bezi bulunmak]