"Bet (i) bereket (i) kalmamak" deyiminin anlamı nedir?
- Bolluğun, verimliliğin kalmaması, sona ermesi.
- "Yanımıza geldiği günden beri evin beti bereketi kalmadı."
Bet (i) bereket (i) kalmamak deyimine benzer deyimler
"Ağzını bıçak açmamak" deyimi ve açıklaması
- Üzüntüsünden söz söyleyecek durumda olmamak.
- Kırgınlıktan, üzüntüden ya da herhangi bir sebepten ötürü söz söyleyecek durumda olmamak.
- "Boşuna uğraşma, evin yanışına öyle üzülmüş ki ağzını bıçak açmıyor."
[
Ağzını bıçak açmamak]
"Aklı başından gitmek" deyimi ve açıklaması
- Bayılmak.
- Çok sevinçten ya da çok korkudan ne yapacağını şaşırmak.
- Çok korkudan veya çok sevinçten ne yapacağını şaşırmak.
- Kafası çok yorulmuş olduğundan iyi düşünememek.
- "Annemi öyle evin ortasında baygın görünce aklım başımdan gitti."
[
Aklı başından gitmek]
"Altını üstüne getirmek" deyimi ve açıklaması
- Bir şeyi bulmak için aramadık yer bırakmamak.
- "Evin altını üstüne getirdik ama tabancayı bulamadık."
- Söz ve davranışlarıyla çevreyi birbirine düşürmek, karmakarışık etmek.
- "Adam iki çift laf etti. Topluluğun altını üstüne getirdi."
[
Altını üstüne getirmek]
"Ardına (arkasına) düşmek (Bir kişinin, bir işin)" deyimi ve açıklaması
- Bir kişinin (her iki anlamıyla) gittiği yoldan gitmek.
- Bir işi sona erdirmek için aralıksız çalışmak.
[
Ardına (arkasına) düşmek (Bir kişinin, bir işin)]
"Arkası alınmak" deyimi ve açıklaması
- Sona erdirilmek, bitirilmek.
[
Arkası alınmak]
"Arkasına düşmek" deyimi ve açıklaması
- Birini gözden ayırmayarak arkasından gitmek.
- Bir işi sona erdirmek için çok sıkı çalışmak.
- "Arkasına düşmezsen nasıl elde edeceksin o evi?"
[
Arkasına düşmek]
"Arkasını almak (Bir işin)" deyimi ve açıklaması
- Bir işi bitirmek, sona erdirmek.
[
Arkasını almak (Bir işin)]
"Arkasını getirememek" deyimi ve açıklaması
- Başladığı işi sürdürüp sona erdirememek, sonuçlandıramamak.
- "Ne tembel adamsın, şu işin arkasını getiremedin hâlâ!"
[
Arkasını getirememek]
"Dağdan gelip bağdakini kovmak" deyimi ve açıklaması
- Daha sonradan geldiği bir yere ya da karıştığı bir işte eskiden beri bulunan bir kişinin yerini almaya çalışmak.
- "Şu densize bak hele, dağdan gelip bağdakini kovuyor!
[
Dağdan gelip bağdakini kovmak]
"Oldum bittim (veya oldum olası)" deyimi ve açıklaması
- Başından beri, öteden beri, ilk zamandan beri, kendimi bildiğimden beri.
- "Oldum bittim kızarım bu adamlara."
[
Oldum bittim (veya oldum olası)]
"Öteden beri" deyimi ve açıklaması
- Oldukça uzun zamandan beri, eskiden beri.
- "Öteden beri sevmem ben onu."
[
Öteden beri]
"Sağır sultan bile duydu" deyimi ve açıklaması
- İşitmedik kimse kalmadı, hemen herkes işitti, duymayan kalmadı.
- "Haklarında çıkan dedikoduyu sağır sultan bile duydu ama siz duymadınız öyle mi?"
[
Sağır sultan bile duydu]