"Baştan aşmak (İş, dert…)" deyiminin anlamı nedir?
	- Bunaltacak kadar çok olmak.
 
	
	
	
	Baştan aşmak (İş, dert…) deyimine benzer deyimler
	
	"Ağzı süt kokmak" deyimi ve açıklaması
	- Çok genç ve deneyimsiz olmak.
 - Çok genç, toy ve tecrübesiz olmak.
 - "Şu ağzı süt kokan mı yarışacak benimle."
 
	[
Ağzı süt kokmak]
	
	"Akla karayı seçmek" deyimi ve açıklaması
	- Bir işi başarmak uğrunda çok yorulmak, sonuca kadar çok zahmet çekmek.
 - "Seni buluncaya kadar akla karayı seçtim."
 
	[
Akla karayı seçmek]
	
	"Aklı başından gitmek" deyimi ve açıklaması
	- Bayılmak.
 - Çok sevinçten ya da çok korkudan ne yapacağını şaşırmak.
 - Çok korkudan veya çok sevinçten ne yapacağını şaşırmak.
 - Kafası çok yorulmuş olduğundan iyi düşünememek.
 - "Annemi öyle evin ortasında baygın görünce aklım başımdan gitti."
 
	[
Aklı başından gitmek]
	
	"Alnının damarı çatlamak" deyimi ve açıklaması
	- Başarmak için çok sıkıntı çekmek, çok çaba sarf edip emek vermek.
 - "O yolu açıncaya kadar benim alnımın damarı çatladı, sen ne halt etmeye bozuyorsun?"
 
	[
Alnının damarı çatlamak]
	
	
	"Aptessiz yere basmamak" deyimi ve açıklaması
	- Çok sofu, din buyruklarına çok bağlı olmak.
 
	[
Aptessiz yere basmamak]
	
	"Bir ayağı çukurda olmak" deyimi ve açıklaması
	- Çok yaşlanmış olmak, yaşayacak çok az zamanı kalmış olmak.
 - "Dedemin bir ayağı çukurda, onu üzmeyin artık."
 
	[
Bir ayağı çukurda olmak]
	
	"Burnu düşmek" deyimi ve açıklaması
	- Burnuna koklanamayacak kadar pis bir koku gelmek, böyle bir kokudan burnu görev yapamaz olmak.
 - Burnuna koklanamayacak kadar pis bir koku gelmek, böyle bir kokudan burnu görev yapamaz olmak.
 
	[
Burnu düşmek]
	
	"Burnundan solumak" deyimi ve açıklaması
	- İşi başından aşkın olduğu için gözü hiçbir şey görmemek, çok öfkelenmiş olmak.
 - "Adam burnundan soluyor, sakın üstüne gitme, yoksa konuştuğuna pişman olursun."
 - Çok öfkelenip sinirlenmiş olmak.
 
	[
Burnundan solumak]
	
	"Burnunda (gözünde) tütmek (Biri, bir şey)" deyimi ve açıklaması
	- Çok özler, çok arar, çok ister olmak.
 
	[
Burnunda (gözünde) tütmek (Biri, bir şey)]
	
	
	"Burnunun ucunu görmemek" deyimi ve açıklaması
	- İleriyi görememek, meydana geleceği açık olanı görememek.
 - Çok sarhoş olmak.
 - Çok dikkatsiz ve dalgın olmak.
 - "Sen ki burnunun ucunu göremeyen bir adamsın, seninle nasıl iş yapabilirim ben."
 
	[
Burnunun ucunu görmemek]
	
	"Dünyadan elini eteğini çekmek" deyimi ve açıklaması
	- Bir kenara çekilip toplum ile ilişkisini kesmek, toplumun yaşayışına karışmaz olmak, daha çok ibadetle meşgul olmak ve dünya işleriyle ilgilenmez olmak.
 - "Bizim komşu her nedense dünyadan elini eteğini çekti, görünmez oldu sanki."
 
	[
Dünyadan elini eteğini çekmek]
	
	"Suya götürüp susuz getirmek" deyimi ve açıklaması
	- Birinden çok kurnaz olmak, onu aldatabilecek kadar akıllı ve kabiliyetli olmak.
 
	[
Suya götürüp susuz getirmek]